| Er ya da geç buradaki herkes ümitsiz, gidici, bitkisel hayattaki hastaları ve dünyayı kurtarmaya çalışan stajyerleri umursamaktan vazgeçer. | Open Subtitles | يتوقف عن الاهتمام بمرضى الغيبوبة ميّتي الدماغ والذي لا يُرجى بُرؤهم.. والأطباء المستجدين الذين يريدون إنقاذ العالم.. |
| Kattaki hastaları kontrol etsen daha iyi olacak. | Open Subtitles | ستكونين أكثر فائدة في الاهتمام بمرضى الطابق. |
| Çalışanların kıyafetlerini temizlemeyerek ve Bay Barrow'un önerisi üzerine herkesten yemek ücreti alarak paralı hastaları buraya döndüreceğinizi mi sanıyorsunuz? | Open Subtitles | هل تظن أن توفير الاموال عن طريق عدم تنظيف ملابس طاقم المستشفى و محاسبتهم على وجبات الطعام "كما أقترح سيد "بارو سيعود عليك فجأة بمرضى يحملون المال |
| ve sahip olduğum herşeyle o kadar kutsanmış hissediyorum ki, haftada iki gün gidip HIV hastalarına danışmanlık yapıyorum. | TED | ولذا أشعر بالبركة في كل شئ لدي، وأنني أذهب كل أسبوعين للإستشارة الخاصة بمرضى الإيدز. |
| Bailey'nin hastalarına Richard bakmıyor muydu? | Open Subtitles | ظننت أن (ريتشارد) يهتم بمرضى (بيلي). |
| Sanırım 1990'lardan eski bir senatoryum tüberküloz hastalarının tutulduğu yerlerden. | Open Subtitles | أعتقد أنها مصحة قديمة كانوا يستخدمونها للإحتفاظ بمرضى السُل في التسعينات |
| Bayan Cosway'in hastalarının listesi bu. | Open Subtitles | حسناً، هذه قائمة بمرضى السيّدة (كوزواي). |
| Doktor Knox'un hastaları için. Şiddete eğilimli psikoz hastaları. | Open Subtitles | إنه خاص بمرضى دكتور (نوكس)، المختلون العنيفون |
| Bailey'nin hastalarına ben bakıyorum. Ne? | Open Subtitles | أجل، أنا اهتم بمرضى (بيلي). |
| Ve Dr.Evans'ın kanser hastalarının bir listeside burda. | Open Subtitles | و ها هي قائمة (بمرضى د. (إيفانز |