| Çünkü sizinle ancak bu şekilde konuşur ve sorunlarını söylerler. | Open Subtitles | لأنهم حينئذٍ سيتحدّثون إليك ويخبرونك بمشاكلهم |
| sorunlarını çözmene karşılık ödeme yapacak olan insanlar. | Open Subtitles | أشخاص سوف يدفعون لك حتى تهتم بمشاكلهم. هذا يُدعى التآزر. |
| ...bundan sonra sana sorunlarıyla gelecek olan çocukları cezalandırılmak için seçilen çocukları dinlemelisin diğer çocuklar ne derse desin. | Open Subtitles | وعندما يأتون إليك الطلاب مرة أخرى بمشاكلهم يجب أن تستمع إليهم مهما كان كلامهم سخيفاُ |
| Kendi küçük sorunlarıyla çok meşguller. | Open Subtitles | معذرة يا أخي انهم مشغولون بمشاكلهم الشخصية |
| Merak ettiğim şu: Gerçek sorunları olan sıradan insanlar nerede? | Open Subtitles | أريد ان اعلم اين هم الناس البسطاء، بمشاكلهم الحقيقية ؟ |
| İnsanlara küçük sorunlarında | Open Subtitles | مساعدة المواطنين بمشاكلهم الصغيرة |
| Herkes şu an uğraşabildiği şeylerle uğraşıyor. | Open Subtitles | الجميع مشغلون بمشاكلهم الان |
| Çünkü bugün insanlar fazlasıyla dertlerini anlatıyor. | Open Subtitles | لأن الكثيرين يخبرونني بمشاكلهم اليوم |
| Uyanırım ve insanlarla konuşurum bana sorunlarını anlatmaya başlarlar bende yol göstermeye çalışırım yaşamlarını birazcık da olsa daha iyi yapabilmek için. | Open Subtitles | انهض,اتكلم مع الناس. يخبروني بمشاكلهم و انا احاول ان اعطيهم الحل. من اجل ان اساعدهم بجعل حياتهم افضل قليلاً. |
| sorunlarını da alıp uzaklara gitsinler. | Open Subtitles | فليذهبوا بعيداً بمشاكلهم |
| Bütün arkadaşlarım bana sorunlarını anlatırlar! | Open Subtitles | كل اصدقائى يخبروننى بمشاكلهم |
| Bütün arkadaşlarım bana sorunlarını anlatırlar! | Open Subtitles | كل اصدقائى يخبروننى بمشاكلهم |
| Mektubu verdik. Bırak kendi sorunlarıyla kendileri ilgilensin. | Open Subtitles | لقد اوصلنا الخطاب , دعيهم يهتموا بمشاكلهم |
| Çalışanlarım ekonomik sorunlarıyla ilgili bana yazdıklarında, onlara para yardımında bulunmak istiyorum fakat bazı çalışanlarım bunu yapmamı istemiyorlar. | Open Subtitles | أحب إرسال الأموال للناس عندما يكتبون لي بمشاكلهم المالية، ولكن طاقمي يحاول منعي ... |
| Baba, sorunları üzerine düşünmek için ormana doğru yürüdü. | TED | دخل الأب للغابة للتفكير بمشاكلهم. |
| İşin aslı, kendi sorunları. | Open Subtitles | الحقيقة, إنهم يعتنون بمشاكلهم الخاصة |
| İnsanlara sorunlarında yardımcı oluyorum. | Open Subtitles | أنا استشير الناس بمشاكلهم |
| Herkes şu an uğraşabildiği şeylerle uğraşıyor. | Open Subtitles | الجميع مشغلون بمشاكلهم الان |