| Her zamanki rotalarını izlerlerse, gece yarısı nehre varmış olurlar. | Open Subtitles | إذا سلّكوا طريق الدوريّة المعتاد، سيصلوا إلى النهر بمنتصف الليل. |
| Kendi elimle yapmam gerekse bile o kürenin gece yarısı inmesini sağlamak. | Open Subtitles | حتّى ولو كان عليّ رفعها بيدايّ، يجب أن تهبط الكرة بمنتصف الليل. |
| Merhaba. gece yarısı orada olacağım. Doktordan parayı aldın mı? | Open Subtitles | سأكون هناك بمنتصف الليل, ألم قبضت النقود من الطبيب بعد؟ |
| Gecenin bir yarısı size küfrediyordum fakat bugün iyi ki gelmişim. | Open Subtitles | كنت أقوم بلعن اسمكِ بمنتصف الليل ولكني سعيد لأنني أتيت اليوم |
| Gece yarısında hâlâ koşuyor olursam partideki herkesi getirip bana topluca yuh çekebilirsiniz. | Open Subtitles | وينتهي بمنتصف الليل أن مازلت حيه واجري عليك جلب كامل الحفله لي وتهتفو بأسمي |
| İyi akşamlar hanımlar ve beyler, Chicago'da şu an gece yarısı. | Open Subtitles | مساء الخير سيداتي و سادتي الوقت بمنتصف الليل هنا في شيكاغو |
| gece yarısı uyanmış olarak alabildiklerimizi yanımıza alıp, güvenli bir yer için yaklaşık iki saat boyunca yürüdüğümüzü çok net hatırlıyorum. | TED | أتذكر جيدًا أننا استيقظنا بمنتصف الليل وجمعنا ما استطعنا من الأمتعة القليلة ومشينا لحوالي ساعتين بحثا عن منزل آمن. |
| Grubach'a soracağım, gece yarısı evinde yabancıların... ..dolaştığını biliyor mu? | Open Subtitles | أعتقد أن السيدة جروباخ تود أن تعرف بوجود أشخاص غرباء في شقتها بمنتصف الليل |
| Ayrıca uyuyamadığım zaman gece yarısı gitar çalmayı severim. | Open Subtitles | أعزف الجيتار بمنتصف الليل عندما لا أستطيع النوم |
| ..gece yarısı şirin, küçük popon onun evinde olsun. Tamam. | Open Subtitles | اجلبي مؤخرتك اللطيفه الصغيره لمنزله بمنتصف الليل |
| Belki öyle, ama gece yarısı gel Elaine o sırada öpüşmek için cana yakın birisini arıyor olacak sanırım sen de ay ve New York şehri arasına sıkışmış olacaksın. | Open Subtitles | ربما، ولكن تعال بمنتصف الليل عندما تبحث هي عن صدر دافئ لتقبّله أظنك ستكون محاصراً بين القمر ومدينة نيويورك. |
| Ama eğer gece yarısı bir saldırıya uğrarsak, kafamızı bile kaldıramayız. | Open Subtitles | و لكن لو تعرضنا لهجوم بمنتصف الليل فلن نشعر بذلك |
| Ailenle ilgili konuşmaktan hoşlanmazsın, ve şimdi gece yarısı toparlanıp, hafta sonunu onlarla geçireceğini söylüyorsun. | Open Subtitles | والآن سترحل بمنتصف الليل لقضاء نهاية الأسبوع معهم |
| İdam haftaya Cuma gece yarısı. | Open Subtitles | سيكون الإعدام بعد أسبوع من يوم الجمعة بمنتصف الليل |
| sana benimkini verirdim, ama maskeler gece yarısı çıkıyor. | Open Subtitles | أود إعطائك قناعي لكن يتم خلع الأقنعة بمنتصف الليل |
| - Bir kerelikti. Normalde gece yarısı müşteri almam. | Open Subtitles | كان موعد الليلة عرضياً، لا أقبل بالزبائن بمنتصف الليل بالعادة |
| Gecenin bir yarısı kalkıp... yıllar önce yapmam gereken bu pisliği... öldürmekten korkuyorum. | Open Subtitles | ان اقوم بمنتصف الليل واقرر انه الوقت المناسب للقضاء على القمامه التي هنا |
| Gecenin bir yarısı tuvalete ya da mutfağa gitmem gerekebilir. | Open Subtitles | لأنني قد أذهب للمرحاض أو الثلاجة بمنتصف الليل.. |
| Gece yarısında hurdaya dönen lüks bir araba ve isin diğer adı nedir? | Open Subtitles | وسائل نقل فاخرة بمنتصف الليل. تشير للنفايات, وما هو الإسم الآخر لسُخام؟ |
| Bir daha gecenin bir yarısında gelme! Dur bir dakika. | Open Subtitles | ولا تعودي إلى هنا مجدداً بمنتصف الليل مهلاً لقد منحته ورقة 50 دولار |
| Her zaman gecenin ortasında bir telefon alacağımı düşünürdüm. | Open Subtitles | لقد كنت أتوقع دوماً تلقي مكالمة هاتفية بمنتصف الليل تنبأني بموته. |
| Hayatta olmaz! Beni burada bırakamazsın, gecenin bir vakti, ve milyonlarca yıl geçmişte! | Open Subtitles | مستحيل، لن تتركني بمفردي قبل زمناً بملايين السنين بمنتصف الليل |
| Bu hikayeyi anlattıktan sonra gece yarısından sanırım onda yatmıştık. | Open Subtitles | كان الأمر بمنتصف الليل بعدما أخذنا للنوم عند العاشرة بالمخزن |