| Bu sabah evinizde bir vaka gerçekleşti. | Open Subtitles | لقد وقعت حادثة بمنزلكِ هذا الصباح , هل هذا صحيح ؟ |
| Tabii ki, devam edin. Kendinizi evinizde hissedin. | Open Subtitles | .بالتأكيد، يمكنكِ ذلك اعتبري نفسكِ بمنزلكِ |
| evinizde genç bir adamla yaşadığınıza inanamıyorum. | Open Subtitles | لا يمكنني تصديق أن هناك رجل شاب يعيش معكِ بمنزلكِ. |
| Endişelenmesinler diye evini aradım. | Open Subtitles | أتصلت بمنزلكِ لأني توقعت أن يكونوا قلقين |
| Arabada oturup senin iğrenç evini izlemekten götlerimiz uyuştu resmen. | Open Subtitles | أجسادنا تعبت... من الجلوس بالسيارة والتحديق بمنزلكِ العفن |
| Maple Sokağındaki eski evinizde yaşıyorum. | Open Subtitles | انا اعيش بمنزلكِ القديم في شارع مابل |
| Lucas'ın, cinayet günü onu evinizde gördüğü konusunda ifade vermesi için izniniz gerekiyor. | Open Subtitles | لكننا فقط بحاجة لإذنكِ كي يدلي (لوكاس) بإفادة رسمية، يذكر فيها بأنه شاهدها بمنزلكِ يوم وقوع الجريمة |
| Ben onun yerinde olsam evini ateşe verirdim direkt. | Open Subtitles | لو كنت مكانه، لأضرمت النار بمنزلكِ فحسب |
| Senin evini mi aradı? | Open Subtitles | أأتصلّ بمنزلكِ ؟ |