| Gelip kendisi incelesin. Cesareti varsa tabii. | Open Subtitles | ان ياتى ويختبر النسخة بنفسة, اذا كان يجرؤ على فعل هذا |
| Gelip kendisi incelesin. Cesareti varsa tabii. | Open Subtitles | ان ياتى ويختبر النسخة بنفسة, اذا كان يجرؤ على فعل هذا |
| Küçük arkadaşın Owen'a de ki bana söylemek istediği bir şey varsa bunu kendisi yapsın ve 7. sınıftaymış gibi davranmaya bir son versin. | Open Subtitles | يجب ان تقول لصديقك اوين هذا اذا كان لية شىء يقولة لى يمكنة مكالمتى بنفسة وان لا يكون بعيدا سبع درجات |
| Baban telefona bizzat kendi bakıyor olabilir ama benim babamın sekreteri bakıyor diye daha kaç kez söylemem lazım? | Open Subtitles | كم مرة يجب ان اخبرك؟ حتى لو رد والدك على هاتفة بنفسة ويجيب سكرتير والدى |
| Çıktığımızı bizzat Kim Tan mı söyledi? | Open Subtitles | لكن هل اخبرك كيم تان بنفسة اننا كنا نتواعد؟ |
| Benim şaheserim karşısında kendi ordusu yanıp kül olmaya başlayınca kutu için kendisi gelecek. | Open Subtitles | وفي النهاية, لن يجد تحت امرته من الرجال من يرمي بهم الي الموت تحت تحصيني .وسيذهب ليجد الصندوق بنفسة |
| Artık kendisi yıkayamadığı için büyükbabanın saçlarını lavaboda yıkıyormuş. | Open Subtitles | وأنها إعتادت على غسل شعره في الحوض عندما لم يستطع من غسله بنفسة بعد الآن |
| Imhotep sizin sayılı gününüz kaldığını bizzat kendisi açıklamıştı. | Open Subtitles | إمحوتيب بنفسة أعلن أن أيامك معدودة |
| Komiser sana kendisi anlatmak istedi. | Open Subtitles | الكابتن يريد ان يقول لك بنفسة. |
| Gerçek bir adam kendi gücünü kendisi kazanır. | Open Subtitles | قال, بأن الرجل الحقيقي يبني قوته بنفسة |
| Bohannon'ın kendisi de demiryolunun öncelikli olduğunu söyledi. | Open Subtitles | بوهانون)، بنفسة قال (السكك الحديدية في المقام الأول. |
| kendisi haki giyinmiş! | Open Subtitles | لقد إرتدى الزيّ (الكاكي) بنفسة |
| kendisi yıkadı. | Open Subtitles | يغسلة بنفسة |
| Wilbur, onları bizzat bizim için topladı. | Open Subtitles | ويلبر لقد قطف هذة لنا بنفسة |
| - Hendley bununla bizzat mı ilgileniyor? - Henüz değil. | Open Subtitles | هل يقوم "هيندلى" بذلك بنفسة ؟ |