"بها أليس كذلك" - Translation from Arabic to Turkish

• değil mi

Belki de hata yaptı. Onu böyle kınamadan önce, bence şüphenin olumlu etkisini ona borçluyuz, değil mi?
اعتقد أنه علينا ألا نشك بها , أليس كذلك ؟

Bunu söylediğim için bağışlayın ama bu ülke kızım gibi birine sahip olduğu için şanslı, öyle değil mi?
.. المعذرة لقول ذلك ولكن أعتقد أن الدولة محظوظة بها أليس كذلك ؟

Bu nasıl gözüktüğümüzle ilgili, değil mi, millet?
هذه هي الطريقة التي نلفّ بها أليس كذلك ، يا رفاق؟

Bu işi yapıyorsun çünkü onunla derin bir bağlantın olduğunu hissediyorsun, değil mi?
أنتِ تؤدين هذا العمل لأنكِ تشعرين بأنكِ على علاقة وطيدة بها أليس كذلك ؟

Bu yeni kümenin kendi komuta gemisi olacak, değil mi?
هذه المجموعه الجديده سيكون لديها سفينه قياده خاصه بها أليس كذلك ؟

Haberi olmazsa, üzülmez de. Öyle değil mi?
لكن ما لا تعرفه , انه لا شيء يضر بها أليس كذلك ؟

Yani onunla doğmuyorlar, öyle değil mi?
أعني، ليسوا مولودين بها أليس كذلك ؟

Ve siz de onu aradınız, değil mi?
وأنت أتصلت بها , أليس كذلك ؟

Herkes olur, değil mi?
الجميع يصابون بها أليس كذلك

- Hayır. Neden? Ondan hoşlanıyorsun, değil mi?
-لا لماذا أنت معجب بها أليس كذلك ؟

Clark onlarla ilgilenebilir, değil mi Clark?
كلارك)يمكن أن يعتني بها) أليس كذلك يا(كلارك)؟

Yani üzerinde oynanmış olabilir. değil mi , Beckett?
أعني ، لابدّ أنّه تمّ التلاعب بها أليس كذلك ، يا (بيكيت)؟

Onu kolluyorsun değil mi?
أنت تعتنى بها , أليس كذلك ؟

Onu düşünüyordun değil mi?
كنت تفكر بها أليس كذلك ؟

Tüm bunlar onun hakkında değil mi?
الأمر يتعلق بها' أليس كذلك ؟

Ginger çekini açmama kızmaz, değil mi?
لا أعتقد أن (جنجر) ستمانع لو فتحت الشيك الخاص بها أليس كذلك ؟

Ondan hoşlanıyorsun, değil mi?
أنت مُغرم بها, أليس كذلك ؟

Ondan hoşlanmaya başladın değil mi?
بدات تعجب بها, أليس كذلك?

Mickey onunla ilgilenmeye bayılıyor. Öyle değil mi Mick?
إن (ميكي) يحب الاعتناء بها أليس كذلك يا (ميك)؟

Başlasaydı fark ederdim değil mi?
كنتُ سأشعر بها , أليس كذلك ؟