"بواحده" - Translation from Arabic to Turkish

• bir tane

Eğer o kadar istiyorsan, kendin için bir tane çalmalısın.
إن رغبته بواحده سيئه ، اسرق واحدة لنفسك.

Ara ve bir tane daha getirmesini söyle.
إذا؟ اتصل بها واجعلها تأتي لك بواحده اخرى

- Senin kızın yok mu? - Hayır. bir tane yapalım mı?
لا ليس لدي هلا حملتي لي بواحده

Ona bir tane borçluydum.
حسنا، أدين له بواحده. الآن نحن متساوين

bir tane alabilir miyim, lütfen?
ايها المحامي , هل لي بواحده من فضلك؟

Sanırım bir tane yakaladım Dr. Alfred.
اعتقد انني امسك بواحده ، دكتور الفريد

- Ne dersin, bir tane daha oynayalım mı?
إذن ماذا تعتقد ؟ لنأتي بواحده أخر ها ؟

Senin için de bir tane saklamıştım.
لقد أحتفظت بواحده لكى أيضا

Yanımda sürekli bir tane taşırım.
- ,أحتفظ بواحده معي طول الأوقات

Bana bir hafta verirseniz bir tane bulurum, hatırlayamadım.
من فكرة كبيرة منه (نكسون) والتي تبنيتها انت ولعبت فيها دور المقرر إن أعطيتني مهلة أسبوعاً ممكن أن أفكر بواحده لا أتذكر

Bakalım bir tane yakalayabilecek miyim? Gördünüz mü?
لنريه كيف نمسك بواحده

Büyük bir tane yakaladım.
امسكت بواحده كبيره

Bana da bir tane aldılar...
لقد اتو لي بواحده

Her erkekte bir tane olması gerekir.
كل رجل يجب أن يحظى بواحده

Sana özel bir tane almalıyız.
ربما نأتي لك بواحده خاصه بك

- Tanrım. Etrafta koşuşturan bir Cassie daha olduğunu düşünsenize. O zaman ikinize de bir tane düşerdi.
تخيلو لو أن ثمّة (كاسي) أخري تجول بالأرجاء حينها بإمكان كلاكما أن تحظيا بواحده.

Sana bir tane borçluyum.
أنا مدينه لك بواحده

Ve bir tane de alacaklısın. Orgazmı kastediyorsun.
بواحده, تقصدين ممارسة الجنس

Şimdi tut bir tane.
قومي بواحده الان