| İlk başta yumurtalarımı vermek soyut düşündüğümde çok kolay geliyordu fakat, onu görmek... | Open Subtitles | لقد كان يبدو سهلا تعلمين, التفكير في إعطاء بويضاتي عندما كان الأمر نظريا |
| 30 yaşında ve bekârken, yumurtalarımı saklamaya karar verdim. | Open Subtitles | عندما كنتُ بعمر الـ30 وعزبـاء قررتُ أن ألقح بويضاتي. |
| Sonuçta onlar benim yumurtalarım ve bir karar verdim, yani bunu yapmalıyım. | Open Subtitles | نعم, حسنا, انها بويضاتي واتخذت قراري لذا علي ان افعلها. |
| Zengin bir çift bana yumurtalarım için 20.000 dolar vermişti. | Open Subtitles | هل تذكرين؟ وأتوا اليّ زوجان اثرياء واشتروا بويضاتي مقابل 20,000 دولار |
| Lütfen benden yumurta isteyeceğinizi falan söyleme. | Open Subtitles | أرجوكِ لا تقولي بأنك تطلبين مني إعطائك بويضاتي! |
| Birkaç yumurtamı dondurtmuştum. Taşıyıcı anne olayını düşünebiliriz. | Open Subtitles | جمدت بعض بويضاتي, لذلك قد نقوم بالعملية, ولكني لا أعرف |
| yumurtalarımı verdim, böylece bebeklerim halledilecekti. | Open Subtitles | لقد وهبت بويضاتي حتى يكون أطفالي في عناية |
| Benim iznim olmadan yumurtalarımı alamazlar! | Open Subtitles | انهم ليس يمكنهم اَخذ بويضاتي بدون إذني |
| - yumurtalarımı aldılar, Nick. | Open Subtitles | مرحبا, حصلت على بويضاتي نيك |
| - yumurtalarımı geri istiyorum. | Open Subtitles | اريد استرجاع بويضاتي |
| - Bneim yumurtalarımı çalmışlar. | Open Subtitles | - لقد سرقوا كل بويضاتي |
| Tıpkı yumurtalarım gibi. | Open Subtitles | تماماً مثل بويضاتي. |
| O yumurta benden çıktı. | Open Subtitles | ولكن هذه بويضاتي |
| yumurtamı geri almamı sağlayacak bir avukat bulduğumu haber vermek istedim. | Open Subtitles | أردت أن اَخبرك بأنني حصلت على محامٍ وأنه سيساعدني للحصول على بويضاتي |
| Peki, yumurtamı nasıl geri alabilirim? | Open Subtitles | اذن، كيف ساحصل على بويضاتي مجدداً |
| Yani benim yumurtamı Castor spermiyle dölleyeceksiniz. | Open Subtitles | ستخصب بويضاتي بحيوانات منوية من (كاستر) |