| Ned Pepper bana dokunursan, para alamayacağını söyledi. O senin patronun. | Open Subtitles | رئيسك ند بيبر قال ان آذيتني فلن يعطيك نصيبك من السرقة |
| Pepper, alarm kutusunu gaz sızıntısı olarak görmesi için ayarladı. | Open Subtitles | لقد اصلح بيبر صندوق الانذار لذا سوف يقرأ تسرب للغاز |
| Söylesene Pepper, senin çocuklardan kaçı tek el üstünde çifte ters takla atabilir? | Open Subtitles | برأيك بيبر كم من أطفالك يمكن أن يخسروا روندوف مع هاندسبرينق ثنائي واحد؟ |
| Tamam yapabileceğimin iyisi değil tabii, Radyo Froggy'i ararız Justin Bieber'ın tur yöneticisi olduğumuzu ve bedava bilet dağıttığımızı söyleriz. | Open Subtitles | هذا ليس أفضل ما لدي لكن نستطيع الاتصال عليه و نقول أننا مديران جستن بيبر و أننا نوزع تذاكر مجانية |
| Tamam yapabileceğimin iyisi değil tabii, Radyo Froggy'i ararız Justin Bieber'ın tur yöneticisi olduğumuzu ve bedava bilet dağıttığımızı söyleriz. | Open Subtitles | هذا ليس أفضل ما لدي لكن نستطيع الاتصال عليه و نقول أننا مديران جستن بيبر و أننا نوزع تذاكر مجانية |
| Bay Morra'yı vurmaya çalışan kadın Piper Baird. | Open Subtitles | المرأة التي حاولت اطلاق النار على السيد مورا بيبر بايارد |
| Babamı herhangi bir konuda mağlup etmekten vazgeçmişken Pepper'ın bir gün beni zorla golf sahasına götürmesiyle işler değişti. | Open Subtitles | لقد استسلمت تقريبا لفكرة هزم أبي في أي شيء حتى قام بيبر بجري الى ملعب غولف في أحد الايام |
| Ned Pepper'ın peşine düşeceksem, 100 dolara patlar. Bunu hesaplayabildim. | Open Subtitles | حسنا ، اذا كنت سأطارد ند بيبر سيكلفك ذلك 100 دولار |
| Bir yandan bebek bakarken, öte yandan Pepper'ın çetesinin peşine düşemem! | Open Subtitles | لن استطيع قتال عصابة بيبر ومعي طفل رضيع اعتني به |
| Bir daha ata nişan al, belki Pepper'ı vurursun! | Open Subtitles | في المرة القادمه حاول التنشين على الحصان فلربما تصطاد بيبر |
| Şerif JW Pepper, Louisiana Eyalet Polisi. | Open Subtitles | مُدير الشرطة جْي دبليو بيبر شرطة ولاية لويزيانا. |
| Kolalar tatlandırılmış sudan başka bir şey değil. Dr. Pepper olsun. | Open Subtitles | وأريد مشروب دوكتور بيبر, فالكولا ما هى إلا مياه مضاف لها بعض النكهة |
| Bir haftasonu Babasının kulübesine gittik sadece ben ve o, o ve sinir bozucu köpeği, Pepper. | Open Subtitles | ذهبنا إلى كوخ أبيها فقط أنا،وهى و .وكلبها الصغير المزعج، بيبر |
| Pepper cok vaktimi almaya basladi... ama casinoya odaklanmaya calistim. | Open Subtitles | بيبر بدات تاخذ وقتي لكني حاولت ان ابقي تركيزي على الكازينو |
| # Size Eminem'i ve Justin Bieber'i dinleme imkanı sunduk # | Open Subtitles | ♪ نحن اعطينكم ايمينيم ♪ ♪ و جوستين بيبر أيضا ♪ |
| Lisa saçlarını beyzbol şapkasının içine sıkıştırınca görevliyi onun Justin Bieber olduğuna ve Justin'in onunla fotoğraf çektireceğine ikna ettik. | Open Subtitles | فتقوم ليسا بربط شعرها ووضع قبعة بيسبول وأقنعنا الحارس انها جستن بيبر وبأن جاستن بيبر هذا يود التقاط صورة معه |
| Hem bunu seviyorum çünkü dindar olduğu zamanlar Justin Bieber'ın, kedinin değil. | Open Subtitles | كما أني أحبها لأنه كان متدينًا حينئذٍ أقصد جاستن بيبر وليس الهرة |
| Bazılarımız gibi Pet Shop Boys ya da Justin Bieber da dinliyoruz. | TED | نستمع أيضًا إلى "بيت شوب بويز" أو "جاستن بيبر"--حسنًا، بعضنا يسمع لهم. |
| Bu uygulamayı geliştirdim çünkü okulumuzda Justin Bieber'dan hoşlanmayan çok insan vardı, ben de bu oyunu yapmaya karar verdim. | TED | وقد قمت بابتكاره لوجود الكثير من الأشخاص في المدرسة لا يحبون جستين بيبر قليلا، لذا قررت إنشاء التطبيق |
| Ama sen buraya gelene kadar Piper'ın sağ olduğundan hiç bir fikrim yoktu. | Open Subtitles | ولكن حتى تصل هنا, ليس لدى اى فكره عما اذا كانت بيبر على قيد الحياة. |
| Biber isminde bir tavşanım vardı. O tavşan da beni terketti! | Open Subtitles | كان لدي أرنب اسمه بيبر و ذاك الأرنب هجرني أيضا |
| Peper bu çok saçma, ben sadece bu aptalı destekliyordum. | Open Subtitles | (بيبر ) ، هذا سخيف أريد أن أساعد هذا الغبيّ |
| Endişelenmeye gerek yok, Jean Pierre. Herşey kontrolüm altında. | Open Subtitles | لـاـ تقلق (جين بيبر) ، الأمر تحت السيطرة. |