| Pigeon, Utah'ta beni yakalamanıza da ramak kaldığı anlamına gelir. | Open Subtitles | ذلك يعني أيضاً أننا كنا قريبين في "بيجن - يوتاه" |
| Pigeon Post(Güvercin Postası) üyeleriydik. | Open Subtitles | كنا أعضاء في بريد بيجن |
| - Pigeon Hill Sokağı mı, caddesi mi? - Pigeon Hill Sokağı. | Open Subtitles | -شارع "بيجن هل" أم طريق "بيجن هل"؟ |
| Son siparişler. Bejan ya da Grant'ten ses seda yok. | Open Subtitles | النداء الأخير لا أثر لـ(بيجن) أو (غرانت) |
| Bejan'ı bulmaya gittim. Kendinize yiyecek bir şeyler ayarlayın. | Open Subtitles | "ذهبت لإيجاد (بيجن)، ساعد نفسك للطعام أو الشراب لا تستخدم هاتفك الخلوي، يُمكن تعقب اشارته. |
| Bakın buraya Juntao'yu görmeye geldim çünkü... buraya gelmemi o söyledi çünkü... ben onun Pekin'den yarı kardeşiyim. | Open Subtitles | الآن انا جئت لأرى جون تاو لانه اخبرنى ان أتى الى هنـــــــــــــأ لانى انا اخوه غير شقيقه من بيجن |
| alttaki fotoğrafta İsrail'de Başbakan Begin ile duyma engelli bir askeri görüyorsunuz. | TED | والصورة السفلى لرئيس الوزراء بيجن مع جندي أصم في إسرائيل. |
| - Pigeon Hill Meydanı, Pigeon Hill Caddesi. | Open Subtitles | -مجمع "بيجن هل"، طريق "بيجن هل"؟ |
| İki Orson'lı çocuğun Pigeon Forge'a gideceğine inanamıyorum. | Open Subtitles | (لا أصدق أن شاب وفتاة من (أورسن (يمكن فعلًا أن يصلا إلى (بيجن فورج |
| Davet edilmediğiniz yerlere gitmeyin. Pigeon, Utah'a gitmeyin. | Open Subtitles | لا تذهبوا إلى "بيجن |
| Kimsenin Pigeon Utah'a gideceğimizden haberi yoktu. | Open Subtitles | لم يعلم أحد بشأن رحلة "بيجن - يوتاه"... |
| 119 Pigeon Hill Sokağı. | Open Subtitles | - شارع "بيجن هل ". |
| - Pigeon Hill Sokağı. | Open Subtitles | -شارع "بيجن هل ". |
| Sokağı. Pigeon Hill Sokağı. | Open Subtitles | -في شارع "بيجن هل". |
| Bejan'ın kayırları 90'lara kadar gidiyor. Ama onda bu düzeltme yok. | Open Subtitles | سجل (بيجن) يعود إلى التسعينات ومع ذلك استخدموا ذلك التشفير |
| Bejan'ın taslağı nereden aldığını buldum. Kıyamet Karikatür. Netten baktım. | Open Subtitles | عرفتُ من أين جلب (بيجن) المخطوطة (دومزداي كوميكس) ، بحثتُ عن الأمر بالإنترنت |
| Bejan Chervo'nun arkadaşı mısın? | Open Subtitles | هل أنتَ صديقٌ لـ(بيجن تشيرفوس)؟ |
| Bejan'ı bu sabah ölü olarak bulduk. | Open Subtitles | لقد وجدنا (بيجن) ميتاً هذا الصباح |
| Dinle beni. Ben Bejan'ı tanırım, tamam mı? | Open Subtitles | -اسمعني، كنتُ أعرف (بيجن)، حسناً؟ |
| Bu yüzden sana Bejan'ı tanıdığımı söyledim, biz arkadaşız... | Open Subtitles | -لهذا أخبرك، عرفتُ (بيجن) وكنا أصدقاء ... |
| Sağ ol, Charles. Bart'ın, iş için Pekin'e uçması gerekti. | Open Subtitles | شكرا يا (تشارلز) ، اضطر (بارت) لسفر الى (بيجن) للعمل |
| 12 gün süren müzakerelerin ardından Manachem Begin ve Anwar El-sadat 17 Eylül 1978'de Camp David sözleşmesini imzaladılar. | Open Subtitles | بعد 12 يوم من المفاوضات وقع (مناحم بيجن) و(أنور السادات) على اتفاقية (كامب ديفد) في 17 سبتمبر 1978 |