| Bill Gates: Yani, sanırım hayatımızda bu parayı nasıl geri vereceğimizi bulmak için birlikte çalışacağımız bir dönem olacağı için heyecanlıydık. | TED | بيل: حسنا، أعتقد أننا كنا متحمسين أن تكون هناك مرحلة من حياتنا حيث نعمل سوية وأن نعرف كبفية إعادة هذا المال. |
| İşte bu yüzden Bill Gates Çin'de ileri reaktör geliştiriyor. | TED | لهذا السبب فإن بيل جيتس في الصين لتطوير مفاعلات متقدمة. |
| Bill Walton'dı. Yine bir yere maça giderken, otobüse binmeye geldi. | TED | بيل والتون, مقبلاً لأخذ الحافلة, كنا مغادرين إلى مكان ما للعب. |
| Sonunda Bill'i bizim evin bir blok uzağında, devlet okulunun oyun bahçesinde buldum. | TED | حسنا ، وأخيرا وجدت بيل بعيدا عن بيتنا بزقاق في ملعب المدرسة العامة. |
| Fakat 2009 yılında Belle, beyin kanseri olduğunu ve dört ayı kaldığını öğrendi. | TED | لكن في عام 2009، عرفت بيل ان لديها سرطان الدماغ وأربعة أشهر للعيش |
| Bill ve Diane beni eve götürecekler. Bakıcıyla da ilgilenmeliyim. | Open Subtitles | نعم ، بيل و دايان سيقلاني للمنزل أنا جد متعبة |
| Müthiş Adam Bob Cormier, Bill Travis'e bir baktı ve Wiggins'in üstüne kustu. | Open Subtitles | الزعيم بوب كورمير القى نظرة على بيل ترافيس ومن ثم تقيأ على ويجنس |
| Keşke Bill de burada olsaydı... ama bazı sorunlarımız oldu. | Open Subtitles | أتمنى أن يكون بيل هنا لكن لدينا قليل من المشاكل |
| Bill seni bütün dünyanın gözü önünde nasıI böyle rezil edebilir... hiç anlamıyorum. | Open Subtitles | كيف استطاع بيل أن يهينك هكذا أمام العالم بأكمله لكن فقط من ورائي |
| - Belki birleşme... Bill'in şirketini 21.yüzyıla taşıyacak belkide taşımayacak. | Open Subtitles | لنقل شركات بيل إلى القرن الحادى والعشرون وربما لا يكون |
| Biliyorum Bill. Yemin etmiştin, Bu savaş savaşçıların arasında olacaktı . | Open Subtitles | أعلم يا بيل أنك أقسمت على تكون هذه معركة بين المحاربين |
| Yarın Pressline 'da Deborah Connors 'ın konuğu eski Başkan Bill Clinton. | Open Subtitles | غدا علي، بريس لاين حديث ديبورا كونورز مع الرئيس السابق بيل كلنتون |
| Haftaya seçim var ve şimdiye dek Bill Parker rakipsizdi. | Open Subtitles | هناك انتخابات الاسبوع المقبل، وحتى الآن بيل باركر يستخدم بالتزكية. |
| Bill Parker iyi gibi ama Debra Barone'a oy vereceğim galiba. | Open Subtitles | بيل باركر تبدو جيدة، ولكن سوف اصوت ربما لهذا بارون ديبرا. |
| Ama aday Bill Parker'ın ilginç bir programı olduğunu düşündüm. | Open Subtitles | ولكني فكرت فقط أن بيل باركر المرشح وكان منبرا للاهتمام. |
| Tom, Bill'i etkilemek için Bensonların evine doğru yola çıktı. | Open Subtitles | تَوجّهَ توم إلى بيتِ هينسون لكي يسدد ضربة الى بيل |
| Bill Amcanız önemli bir mesaj verecek- sakın uyuşturucu almayın. | Open Subtitles | لدي رسالة هامة إليكم، من العم بيل لا تشتروا المخدرات |
| Bill Amcanız önemli bir mesaj verecek- sakın uyuşturucu almayın. | Open Subtitles | لدي رسالة هامة إليكم، من العم بيل لا تشتروا المخدرات |
| Şimdi son parçayı yerine koyacağız ve her bir tutukluyu Belle Rêve'den kaçıracağız. | Open Subtitles | الآن نضع القطع النهائية في المكان لخرق كلّ شخص مخادع خارج بيل ريف |
| Ve Sasha ve Britt, ve Beale Sokağı'nın birleşik orospu lejyonları. | Open Subtitles | وساشا وبريت وتجميعها كحشود وقحة من شارع بيل المتأنق |
| Namınız önden gidiyor, bayan. Geçen ay Bel Air'dan, Mexicana'dan ve | Open Subtitles | انتي مشهورة يا آنسه الشهر الماضي تم طردك من بيل إير |
| Hong Man Pil annemi zehirledi ve zehirlenerek ölmeye mahkum edildi. | Open Subtitles | هونج مان بيل تخلص من امى ودس لها السم ليتخلص منها |
| Vahşi Billy'den sonra buralardaki... en öldürücü silahşör olduğu söylenir. | Open Subtitles | أخطر المجرمين هنا منذ بيل الأحمق كما يُقال |
| Bale'in iki hafta önce Walker'a yolladığı bir mail buldum. | Open Subtitles | (لقد وجدت لتوّي بريداً أرسله (بيل إلى (والكر) منذ أسبوعين |
| Bu bahsettiğim genç ressam Senatör Elwood, bu Finn Bell Nasılsın, Finn? | Open Subtitles | هذا هو الفنان الذي أخبرتك عنه سيناتور إلوود، أقدم لك فين بيل |
| BG: Bazıları gitti, ama - (Kahkahalar) CA: Neler hakkında tartışırsınız? | TED | يوم عطلة، ماذا يحدث؟ عماذا تتجادلان؟ بيل: لأننا بدأنا هذا الأمر |
| Erken doğmuşum. Bay Peele, tüm testleri yaptım ve ağrınız için herhangi bir tıbbi sebep bulamadım. | Open Subtitles | كنت بريمي سيد (بيل) لقد أجريت كل الفحوصات |
| Pell çocukları hız yaptıkları için öğleden sonra üçte durdurdu. | Open Subtitles | أوقف " بيل " ثلاثة أولاد بتهمة سرعة عند الثالثة |