| Eğer bu adama... oğluna zarar verirsen, Kendine zarar verirsin. | Open Subtitles | .إذا أذيت هذا الرجل ، أبنك ، فأنك تؤذي نفسك |
| - Kadın sadece... - Tek yapacağın Kendine zarar vermek! | Open Subtitles | حسنا، هي ليست إلا كل ما ستفعله هو ان تؤذي نفسك |
| Kendine zarar vermeden şu dergiyi bırak, tamam mı Harold? | Open Subtitles | أنزل المجلة قبل أن تؤذي نفسك حسناَ " هارولد " |
| benden daha zeki olduğunu düşünme sakın Kendine zarar verirsin. | Open Subtitles | لا تبداء بمحاوله التصرف و كأنك تفهم اكثر مني لانك سوف تؤذي نفسك |
| - Bu insanlarla dans ederek, Kendine zarar veriyorsun. | Open Subtitles | بيكي؟ إنها صديقتي انت تؤذي نفسك وانت ترقص مع هؤلاء |
| Kendine zarar vermeden önce şu şeyleri yere bırak. | Open Subtitles | ارمي هذه الأغراض على الأرض , قبل أن تؤذي نفسك |
| - Seni satın alması için ona yalvar. Kendine zarar verebilirsin. | Open Subtitles | تتوسل له أن يبيع لك الكمية ربما تؤذي نفسك |
| Kendine zarar vermek ister misin, canım? | Open Subtitles | وأنتِ ؟ أنتِ تحاولين أن تؤذي نفسك مجدداً , هاه |
| Vücuduna çılgınca bir şey yapmayacaksın ve Kendine zarar vermeyeceksin, değil mi? | Open Subtitles | لن تفعلي أي شيء مجنون لجسمك و لن تؤذي نفسك, صحيح؟ |
| Senin burada kalıp Kendine zarar vermene vicdanım el vermez. | Open Subtitles | وأنا لدي وعي حقيقي فقط بأنّ بقائك هُنّا سيجعلك تؤذي نفسك |
| Başka insanlara zarar verebilecekken Kendine zarar vermenin alemi nedir? | Open Subtitles | لم تؤذي نفسك بينما يمكنك أن تأذي الآخرين ؟ |
| Hastasın... Kendine zarar verebilirsin, Fransaya. | Open Subtitles | أنت مريض ، يمكنكَ أن تؤذي نفسك ، وفرنسا. |
| Bana defalarca kez Kendine zarar vermek istediğini söyledin. | Open Subtitles | لقد أخبرتيني في أكثر من مناسبة أنك فكرتك في أن تؤذي نفسك |
| Hadi kıskandın neyse de artık Kendine zarar veriyorsun. | Open Subtitles | أتعلم، من السيئ أن تكون حقود ولكنك الآن تؤذي نفسك |
| Sandalyemi parçalayarak sadece Kendine zarar verirsin. | Open Subtitles | بتحطيمك للكرسي أنت بذلك تؤذي نفسك |
| Bu işi bitirmezsen Kendine zarar verirsin. | Open Subtitles | إذا لم تنهي هذا, سوف تؤذي نفسك. |
| Kendine zarar vermeden kaldır şunu. | Open Subtitles | أبعِد ذلك السلاح، قبل أن تؤذي نفسك |
| Zarar vermeye o kadar odaklanmışsın ki, Kendine zarar veriyorsun. | Open Subtitles | أنت لن تؤذي الناس أنت سوف تؤذي نفسك |
| Kendine zarar vermeni istemiyorum Wendy. | Open Subtitles | لا أريدك أن تؤذي نفسك يا ويندي |
| Seni uyarıyorum, kendini inciteceksin. | Open Subtitles | انا احذرك ، سوف تؤذي نفسك. |
| - Bir yerini kesmeden o elindekini ver. - Benim suçum yok. | Open Subtitles | ـ إعطني هذه قبل أن تؤذي نفسك ـ إنها ليست غلطتي |
| Kaldır silahını ortadan bir yerini inciteceksin. | Open Subtitles | أنزل ذلك الشيء قبل ان تؤذي نفسك |