| Buralarda bir yerde olmalı. Büyük ihtimal, kayboldu. | Open Subtitles | اعتقد انه في الجوار على الأرجح انه تاه فقط |
| Buralarda bir yerde olmalı. Büyük ihtimal, kayboldu. | Open Subtitles | اعتقد انه في الجوار على الأرجح انه تاه فقط |
| Kızılderili olmuşlar çünkü beyazın teki kaybolmuş. | Open Subtitles | إنّهم هنود لأنّ أحد أصحاب البشرة البيضاء قد تاه عن الطريق |
| Buraya gelen adam babasını arıyordu... yaşlı bir adam bu civarda kaybolmuş. | Open Subtitles | رجل أتى إلى هنا يبحث عن والده رجل طاعن في السن تاه في هذه المنطقة |
| Neyin yanlış olduğunu bilmiyorum. - Wok tah! | Open Subtitles | أنا لا أعرف ما المشكلة ووك تاه |
| Tha, dinle. | Open Subtitles | (تاه)، أنصتي. |
| Reece üç gün kaybolmuştu hani? | Open Subtitles | وهل تتذكّر عندما تاه صديقنا ريس واختفى ثلاثة أيام؟ |
| Eğer bu salak kaybolursa... ben ne Avustralya'yı ne de Punjab'ı bulabilirim! | Open Subtitles | ...لو تاه هذا المغفل فلن اعود لا الى استراليا و لا البنجاب ... |
| Orada kayboldu ama döndüğünde yeniden güvende olmamı sağlayacak. | Open Subtitles | لقد تاه هناك ولكن عندما يعود سيتأكد أنني بأمان مجددا |
| Kendi müzesinde bile kayboldu! | Open Subtitles | لقد تاه ذات مرة فى متحفه الخاص |
| Kendi müzesinde kayboldu demek? | Open Subtitles | تاه ذات مرة فى متحفه الخاص أليس كذلك ؟ |
| Olamaz. Arkadaşım Büdü kayboldu. | Open Subtitles | اه لا لقد تاه صديقى العزيز بيرت |
| Bu moron muhtemelen kayboldu. | Open Subtitles | من المحتمل أن ذلك البليد قد تاه. |
| - Denizde kayboldu demiştim. - Beni kasten yanlış yönlendirdin! | Open Subtitles | لقد قلتُ إنّه تاه في البحر - لقد ضلّلتني عن عمد - |
| kaybolmuş ve kendini başka bir okul içinde yürüyor bulmuştu. | Open Subtitles | إذ أنه تاه وانتهى به الأمر في المدرسة الخاطئه |
| Cevap, ruhum dediğimiz o kara boşlukta kaybolmuş olmalı. | Open Subtitles | الجواب لا بدّ وأنه تاه في تلك الهاوية المظلمة المسماة بالروح |
| - Evet, kaybolmuş gibi dolaşan birini arıyorum. | Open Subtitles | نعم، أبحث عن شخص يبدو أنّه تاه. |
| - Wok tah! - Hepsinin öldürülmek üzere işaretlendiğini söylüyor. | Open Subtitles | ووك تاه يقول كلها علامات للموت |
| - Sorun yok, sorun yok. - Wok tah! | Open Subtitles | لا بأس, لا بأس ووك تاه |
| Tha? | Open Subtitles | (تاه)؟ |
| Oğlunun yaşındayken babam 6 gün boyunca denizde kaybolmuştu. | Open Subtitles | عندما كنت في عمر إبنك لقد تاه والدي في البحر لستة أيام |
| Eğer Karashi-san,yeniden yanlış yola giderse, bu yumrukla onu cezalandıracağım! | Open Subtitles | إذا تاه كاراشي ثانية، في حينها أنا سأعاقبه بهذه القبضة! |