| Her neyse, geliri itfaiyeye kalacağı için, ben de sağlam kasamı bağışladım. | Open Subtitles | وبما أنّ ريع المال يعود لرجال الإطفاء تبرّعت بجسمي الصلب |
| Hayır, o kadar parayı davalarıyla dalga geçebilmek için bağışladım. | Open Subtitles | لا، تبرّعت بكل هذا المال فقط لكي أستطيع ان أستهزئ على هدفهم |
| Bütün hediyeleri hayır kurumuna bağışladım. | Open Subtitles | تبرّعت بكل الهدايا |
| O broş Queen ailesi tarafından hibe edildi. Onu istiyorsan teklif vermek zorunda kalacaksın. | Open Subtitles | هذا الوسام تبرّعت بهِ عائلة (كوين) إن تريده فتقدّم بعطاؤك عليه |
| O broş Queen ailesi tarafından hibe edildi. Onu istiyorsan teklif vermek zorunda kalacaksın. | Open Subtitles | هذا الوسام تبرّعت بهِ عائلة (كوين)، إن تريده فتقدّم بعطاؤك عليه. |
| Eğer İtfaiyeye bağışta bulunursam? | Open Subtitles | ماذا لو تبرّعت إلى صندوق نقباء المطافي؟ |
| Çok sayıda İtalyan giysimi Lucy'e bağışladım.. | Open Subtitles | "ما هي "المُساهمة المعذرة، لقد تبرّعت بالعديد من الأزياء الإيطاليّة (إلى (لوسي |
| Organımı tek bir amaç için bağışladım. | Open Subtitles | تبرّعت بالعضو لهدف، |
| Ailem bağışta bulunmuştu oraya. | Open Subtitles | عائلتي تبرّعت لجزءٍ منه. |