| Bu adamların kocaman ayakları olduğunu unutmayın. | Open Subtitles | يجب أن تتذكروا أن العمالقة لديهم أرجل كبيرة حقاً |
| Yaşadığı için çok şanslı olduğunu unutmayın. | Open Subtitles | ربما بعد ساعات او اسابيع يجب عليكم ان تتذكروا ذلك ان هذه الفتاة محظوظة جدا ، لكونها حية |
| İnanılmaz derecede önemli bir şey yaparak hayatınızı iyi yönde değiştiren ve asla uygun bir şekilde teşekkür etmediğiniz birini hatırlamanızı istiyorum. | TED | أريد منكم ان تتذكروا شخصا قام بعمل شديد الأهمية و غير حياتك إلى إتجاه افضل, شخصا على الأرجح أنك لم تشكره ابدا. |
| hatırlıyor musun Barry nasıl kızardı? | Open Subtitles | تتذكروا عندما كان بارى يفقد عقله تماماً؟ |
| İçinde bir beden olan torbanın neye benzediğini hatırlayın, çünkü subay olunca, hatalarınızı koyacakları yer orasıdır. | Open Subtitles | أريد منكم أن تتذكروا مدى السوء الذي ستكون عليه وحدتنا لأنكم إذا أصبحتم ضباطاً هنا سوف يعرفون أخطاءكم |
| Eve dönene kadar az önce söylediklerimi asla hatırlamayacaksınız. | Open Subtitles | أنتم لن تتذكروا ما اخبرتكم بة حتى تعودوا إلى البيت |
| Başkanları öğrenirseniz neyin ne zaman olduğunu hatırlamak kolay olur. | Open Subtitles | كلا, بمجرد ان تعرفوا الرؤساء سيكون من السهل عليكم ان تتذكروا ماذا؟ ومتى؟ |
| Hepinizin diploması aynı olsa da, unutmayın: | Open Subtitles | رغم أنكم جميعاَ قد حصلتم على نفس المؤهل إلا أنه عليكم أن تتذكروا |
| Sakın unutmayın genç tiyatrocular, öğrenim hayat boyu sürer. | Open Subtitles | عليكم أن تتذكروا أيها الممثلين الصغار, بأنّ التعليم لا يختص بموسمٍ معيّن |
| Bu şahane yüzü unutmayın sakın çünkü rüyalarınıza musallat olacak. | Open Subtitles | الأن ، اريدكم جميعا أن تتذكروا هذا الوجه الرائع. فبسببه سيطاردك في نومك. |
| şunu hatırlamanızı istiyorum, buradakiler mülteci olsalar da çocuk. | TED | أريد منكم أن تتذكروا أنه وعلى الرغم من أن الأطفال هنا هم لاجئون، فهم أطفال. |
| Ve ayrıca burada bakacağımız şeyin şeklini hatırlamanızı istiyorum çünkü bu önemli olacak. Bu, beynin aksiyon potansiyeli şeklinde | TED | لذا أريدكم أن تتذكروا شكل ما سترونه هنا الآن، لأن هذا سيكون مهماً |
| Mimozanın yapraklarına dokunduğumuzda neler olduğunu hatırlamanızı istiyorum. | TED | وأريدكم أن تتذكروا ما يحدث عندما نلمس أوراق الميموسا. |
| Çamurda oynadığımız oyunu hatırlıyor musunuz? | Open Subtitles | لذا يجب ان تتذكروا يا أوغاد .هذه اللعبة التى تدربنا عليها فى الطين |
| İlk geldiğimde giydiğim takımı hatırlıyor musunuz? | Open Subtitles | تتذكروا تلك البدلة التي كنت أرتديها مبكراً؟ |
| Geri çekilmediğinizi, inancınızı kaybetmediğinizi ve pes etmediğinizi hatırlayın. | Open Subtitles | اٌريدكم أن تتذكروا أنكم بذلتم كل ما بأستطاعتكم وفعلتم كل شىء من قلوبكم ولم تتوقفوا عن الحرب ولم تتنحوا جانباً ابداً |
| Şu anki hâlinizi hatırlamayacaksınız. | Open Subtitles | ما تعرفونه عن شخصيتكم الأن لن تتذكروا أي شئ منها |
| Hayatımı böyle hatırlamak istemiyordum. | Open Subtitles | هذه ... لا ... كم أردت ان تتذكروا حياتي. |
| Ama Amerikalı olmadığınızı unutmamanız çok önemli. | Open Subtitles | ولكن أنه من المهم جدا أن تتذكروا أنكم لستم أمريكيين |
| Geldiğiniz ya da ayrıIdığınız zamana dair bir şeyleri hatırlamaya çalışın Iütfen. | Open Subtitles | حاولوا ان تتذكروا عندما كنتم قادمينَ او عندما كنتم مغادرينَ |
| Çünkü bu dört kelimeyi hayatınızın sonuna kadar unutmamanızı istiyorum. | Open Subtitles | لأنني أريد أن تتذكروا تلك الكلمات حتى رمقكم الأخير |
| Beş dakika önce söylediklerimi hatırlamayabilirsiniz, ama size ne hissettirdiğimi hatırlarsınız. | TED | من الممكن ألا تتذكروا ما قلته منذ خمس دقائق، لكنكم ستتذكروا كيف جعلتكم تشعرون. |
| Çocuklar, bir dahaki sefere aklınızda olsun, bunları ağaçtan toplamıyoruz. | Open Subtitles | يا شباب، حاولوا أن تتذكروا بأنهم لا ينمون على الأشجار. |
| Hatırlamanız gereken iki şey var, çocuklar. | Open Subtitles | عليكم ان تتذكروا شيئان , ايها الرفاق |
| Buradan ayrıldığınızda bu konuşmayı unutacaksınız. | Open Subtitles | ،حين ترحلون من هنا لن تتذكروا حدوث الأمر |