| Aşk, işkence, ölüm vepara bir araya geldiğinde, son günlerde haberlerde sıkça bahsedilen trajediye benzer olaylara şahit oluyoruz. | Open Subtitles | عندما تحب ، تتعذب ، تموت ... و تكسب المال ... نصل نحن بدورنا إلى الحالات الأكثر ضجه إعلامياً |
| Bizim için bilememek ne kadar zor olsa da senin için söyleyememek işkence gibi olmalı. | Open Subtitles | كما تعلم، مع أنّ عدم المعرفة صعب علينا فأنت تتعذب لأنّك لا تستطيع إخبارنا |
| Ailen, hastaların, baban üzerine olan başarısızlıklarını görüp kendine işkence ediyorsun. | Open Subtitles | إنك تتعذب بسبب ما تراه فشلاً مع والديك ومرضاك وأبيك |
| Aslında söylemeyecektim ama artık acı çekmeni istiyorum. | Open Subtitles | لم أرد قول شيئ ولكن الآن، أريد منك أن تتعذب |
| Buffy acı çekiyor. Hatta akıI sağIığının düzeltilmesi gerekiyor. | Open Subtitles | بافى " حقا تتعذب الآن فى الحقيقة هى فى مشكلة عويصة الآن |
| Daha çok inleyip Acı çekmesini isterdim. | Open Subtitles | كنت اتمنى ان تتعذب جيداً وطويلاً. |
| İmgelemimde işkence edildiğini gördüğüm adayın Lauren olduğuna inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أظن بأن بأن المتعهدة التي رأيتها تتعذب في رؤياي كانت لورين |
| Gibi gözlerini ve zihin burada yapamazsın gitmek, Ben, işkence istiyorum | Open Subtitles | بينما يسافر عقلك وعيناك حيث لا تستطيع أريد أن تتعذب |
| cesaretimi gördükten sonra, küçümsemesi ona işkence gibi olacak. | Open Subtitles | سوف ترى بسالتي سوف تتعذب بها لا أزدراء بها |
| Esmeralda'ya zulm ederek bana zaten işkence yaptın. | Open Subtitles | ... انت تتعذب بالفعل بسبب قسوتك على إزميرالدا |
| Şef Fox, sen de mi işkence görmek istiyorsun? | Open Subtitles | الرئيس فوكس ، هل تريد أن تتعذب ، أيضا؟ |
| Ablasının bir Yoma tarafından işkence edilerek parçalara ayrılmasını izlemiş. | Open Subtitles | لا شيء سوى مشاهدة أختها تتعذب و تتمزق إلى أشلاء من قبل "اليوما |
| Tarklar tarafından işkence görmenden ve arenada ölüme mahkum edilmenden korkmuştum. | Open Subtitles | خشيت أن تتعذب من قبل (الثارك) ويحكم عليك بالموت في ساحتهم |
| Bazıları itirafın işkence gören ruhu kurtardığına inanır, diğerleri ise bunu zayıflık işaret olarak görür. | Open Subtitles | بينما يعتقد البعض أن الاعتراف ...من شأنه إعتاق روحاً تتعذب آخرون يعتبرونه دلالة على الضعف |
| Onlardan hangisi yaşamayacak kadar işkence görendi? | Open Subtitles | أي قبيلة من تتعذب كونها على قيد الحياة؟ |
| İşkence edilen hayvanları izlemesi güzel olur. | Open Subtitles | سيكون من الممتع رؤية الحيوانات تتعذب |
| Ona işkence eder,öldürürüm. Yemin ederim! | Open Subtitles | سوف تموت وهي تتعذب اقسم بذلك. |
| Korku filmlerinden öğrendiğimiz en önemli şey seks yapanların işkence görüp cezalandırılacağı ve U.T.I. olacağıdır! | Open Subtitles | ولو تعلمنا شيئاً من أفلام الرعب هو أن الأشخاص التى تمارس الجنس هى التى تتعذب أو تعاقب ! |
| acı çekmeni istiyorum bunun bana neye mal olduğunu biliyor musun? | Open Subtitles | أرغب أن تتعذب مثلي أتعرف مالذي سببته لي ؟ |
| Gözlerinin ve zihninin senin gidemeyeceğin yerlere giderlerken, acı çekmeni istiyorum. | Open Subtitles | بينما عقلك و عينك يتحرك إلى مكان لا يُمكنك أن تخيله، أنني أريد أن تتعذب |
| Çok acı çekiyor ama göstermiyor. | Open Subtitles | هى تتعذب ولكنها لم تبيّن ذلك |
| Ve şimdi tekrar acı çekiyor. | Open Subtitles | وهي تتعذب مجددا |
| Daha çok inleyip Acı çekmesini isterdim. | Open Subtitles | كنت اتمنى ان تتعذب جيداً وطويلاً. |