| Bu alete mahkum olduğunda , şehrin diğer yollarını daha hızlı öğreniyorsun. | Open Subtitles | حينما تكونين على كرسي مثل هذا، فإنك تتعلمين طريقك في المدينة بسرعة. |
| Altı yıl çalışınca işi öğreniyorsun. | Open Subtitles | بعد مرور ستة سنوات في العمل تتعلمين كيف تسير الأمور |
| Günlerini balık temizlemekle geçirince deniz hayatı hakkında birkaç şey öğreniyorsun. | Open Subtitles | .. عندما تقضين أيامكِ في تنظيف الأسماك فقد تتعلمين بضعة أشياء عن الحياة البحرية |
| Böyle şeyler zaman alır, ama en sonunda kişisel işlerinle burasını birbirinden ayırmasını öğrenirsin. | Open Subtitles | تتعلمين أن تفصلي مشاكلك الشخصيّة عن هذا المكان |
| Böylece bir daha kaçmamayı öğreneceksin. | Open Subtitles | بهذه الطريقة تتعلمين أن لا تهربى مرة أخرىُ |
| Çok şey öğrenebilirsin, ama dediği her şeyi dinleme. | Open Subtitles | ابقى عينيك مفتوحتين سوف تتعلمين الكثير لكن لا تستمعى الى كل ما يقوله |
| Bu tacizlerle ve etrafını saran... ..acılarla yaşamasını öğreniyorsun. | Open Subtitles | تتعلمين التعامل مع الظلم و بكونك محاطةً بالتعاسة |
| Zafiyetlerini öğreniyorsun ama kimsenin nasıl hissettiğini bilmesine izin vermiyorsun. | Open Subtitles | تتعلمين نقاط ضعفهم لكنك لا تدعين أحدًا يعرف بما تشعرين به |
| Eyaletin bayrağında, Konfedere bayrağı da olunca beyazların kültürünü öğreniyorsun tabii. | Open Subtitles | عندما يكون علم الكونفدرالية جزء من علم الدولة حينها تكونين تتعلمين الثقافة القوقازية |
| Hala dünya ile ilgili bir şeyler mi öğreniyorsun? | Open Subtitles | ما زلتِ تتعلمين ما يمكنك تعلمه عن العالم؟ |
| Sen daha dili öğreniyorsun, günahın kitabınıysa ben yazdım! | Open Subtitles | مازلتِ تتعلمين اللغة، أنا من كتب الكتاب اللعين |
| Sen daha dili öğreniyorsun, günahın kitabınıysa ben yazdım! | Open Subtitles | مازلتِ تتعلمين اللغة، أنا من كتب الكتاب اللعين |
| öğreniyorsun, meselelerle nasıl başa çıkacağını öğreniyorsun. | Open Subtitles | تتعلمين اشياء وتتعلمين كيف تتعاملين مع الأمور |
| İki daika çeneni kapatıp psikopat gibi davranmayı kesersen belki bir şeyler öğrenirsin. | Open Subtitles | ربما إذا صمتِ وتوقفتِ عن التصرف كمختله عقلياً ربما تتعلمين شيئاً |
| Buraya ne kadar gelirsen, hakkımda bir o kadar şey öğrenirsin. | Open Subtitles | ابقي قريبة وسف تتعلمين كل الأشياء التي تتعلق بي |
| Bu çok cömert ve asilce ama, iyi geçinmek için aynı fikirde olmak zorunda olduğunu ne zaman öğreneceksin? | Open Subtitles | كلامكِ جيد ونبيل لكن متى تتعلمين أن تتجاهلي الأمور كي تستطيعي الحياة؟ |
| Beni sevmeyi öğreneceksin. Tekrar söyle lütfen,hadi! | Open Subtitles | سوف تتعلمين أن تحبيني قوليها مجددًأ من فضلك قوليها |
| o zaman bende düşündüm ki eğer doğru güçlere sahip olursam. beni sevmeyi öğrenebilirsin diye düşündün aynen benim seni hep sevdiğim gibi. | Open Subtitles | لذلك اعتقدت انه اذا امتلكت القوةقد تتعلمين كيف تحبينني , بنفس الطريقة التي احبك بها |
| İki insan bizim kadar uzun süre evli kaldığında birbirlerini sıkmamayı bırakmayı öğreniyor. | Open Subtitles | اذا اثنين متزجان بطول المدة التي قضيناها تتعلمين أن تعطي للاخر مساحة |
| Sınavların bitti, artık Punjabi yemeği, et ve vejetaryen yemeği pişirmesini öğrenmen lazım. | Open Subtitles | الآن الامتحانات انتهت سوف تتعلمين جميع الأكلات البنجابية |
| Neden ilk önce araba kullanmayı öğrenmiyorsun? | Open Subtitles | لماذا لا تتعلمين القياده اولا ؟ |
| İtiraf etmeliyim, Bayan Hettich, çabuk öğreniyorsunuz. | Open Subtitles | لابد أن أسلم لكِ بأنك تتعلمين بسرعة بالغة جداًَ |
| Benim gibi önlem almayı, öğrenmeye başlamışsın. | Open Subtitles | أنتى تتعلمين كيفية الإجراءات الوقائية مثلى |
| Sen poker öğrenirken biz de seni tanırız. | Open Subtitles | وبينما تتعلمين أنتِ كيفية .. لعب البوكر سنتعرف إليكِ |
| O zamanlar daha öğreniyordun. Manda sana aşıktı. | Open Subtitles | كنت مازلت تتعلمين, موزى كان واقع فى الحب معك |
| Kopya çekersen, yaptıklarından hiçbir şey öğrenemezsin. | Open Subtitles | عندما تغشين ، لن تتعلمين شيئاً . من التجربة |