| Okuduklarıma göre İngiliz zihniyeti, tuzağı daima meydan okuma diye alır. | Open Subtitles | قراءاتى عن العقليه البريطانيه تُفيد بأنهم يتعاملون مع الفخ كأنه تحدى |
| Bu duvarı yaparak gücüme meydan okudu. | Open Subtitles | ،ببناء حائطه تحدى قوتي حسناً، أنا هنا للعب لعبته |
| Bir adama keman konusunda meydan okumuş. | Open Subtitles | لقد تحدى رجل في مسابقة لعزف الكمان |
| Hayatta kaldığınızı görmek için kendinizle mücadele etmek. Birçok oyuncumuz bu oyunda öğrendikleri alışkanlıklarını korudular. | TED | تحدى نفسك لترى كيف ستعيش. معظم لاعبينا حافظوا على العادات التي تعلموها في هذه اللعبة. |
| Clubber, Balboa ile rövanş maçı için meydan okumayı kabul eder misin? | Open Subtitles | كلوبر, هل تقبل تحدى مباراة الأنتقام من روكى؟ |
| Önünüzde saygıyla eğiliyorum, efendim. Elbette, son bir meydan okuma var. | Open Subtitles | أنا أرفع قبعتى لك يا سيدى ، بالطبع هناك تحدى واحد أخير |
| Her gün yeni bir meydan okuma, yeni bir örnek... hukugu yorumlamanin yeni bir biçimi... | Open Subtitles | كل يوم تحدى جديد رئيس جديد تفسير جديد للقانون |
| Başka meydan okuma falan olmayacak. Ne kadar teklif ettiğin umrumda değil. | Open Subtitles | لن يكون هناك تحدى آخر لا اهتم لكم ستعرض علي |
| - Joel, bir masa dolusu kamyonetçiye meydan okudu, tavuk kanadı yeme konusunda. | Open Subtitles | لقد ذهبتم لنصف ساعة؟ لقد تحدى جول طاولة مليئة بسائقي الشاحنات |
| Burada, WWE şehrinden uzun zaman önce, ayıya meydan okudu. | Open Subtitles | تحدى الدب فى هذه اللحظه قبل وجود مدينه الدبليو دبليو اي بكثير. |
| Kırmızı Başlıklılar otoriteme meydan okudu. İbretlik olacaklar. | Open Subtitles | لقد تحدى عصابة الرداء سُلطتي، وسيكونوا عبرة للجميع |
| Jerry Brown, Chris Christie'ye yarışta meydan okumuş. | Open Subtitles | جيري براون تحدى كريس كريستي في سباق |
| Eğer kaçarsanız, tanrılara meydan okumuş olursunuz. | Open Subtitles | تحرككم يعنى تحدى الآلهة |
| Profesyonel ekiplere karşı mücadele edeceksiniz. | Open Subtitles | أنتم ستكونون فى تحدى أمام فرق صيانة محترفة |
| Saç topuzunu kesmek erkekliğe ve toplumun temel sosyal değerlerine meydan okumayı temsil ederdi. | Open Subtitles | اما فعـل قـص الجزء العلوى من الشعر رمز الرجولة فقد تحدى القيم الاجتماعية الاسـاسية فى المجتمع |
| Bu yüzleştiğiniz en çetin düello olabilir. | Open Subtitles | إحذر لربما يكون هذا أصعب تحدى واجهته فى حياتك |
| Eğer dayanabilirsen, biz sadece "Cesaret mi, çifte Cesaret mi" oynarız. | Open Subtitles | هنا نحن نلعب تحدى أو تحدى مضاعف هل تستطيعين تحمل هذا؟ |
| Dört gün önce Oliver'ın dünyanın en iyi suikastçısını düelloya davet ettiğini düşünüyorum. | Open Subtitles | أعتقد قبل أربعة أيام، أوليفر تحدى العالم ل أكبر قاتل للمبارزة. |
| Türklere baş kaldıran herkesi bilinçsizce öldürmek, kan dökmek üzere eğitilmişti. | Open Subtitles | - وعلمت أن الدكتور لتر و و يكون بلا ضمير. T لأسوأ من دم أي شخص تحدى الأتراك. |
| Görünüşe göre Humphrey büyük beklentilerimize ve Waldorf'un kurallarına meydan okuyor. | Open Subtitles | يبدو ان (هامفري) تحدى توقعتنا الكبيره.. وقوانين النظام الخاصه بـ (والدورف) |
| Yani, büyümenin tek yolu, kendine meydan okumaktır. | Open Subtitles | تعنى أن الطريقه الوحيده لتنضجى هى عن طريق تحدى نفسك |
| Fakat soğuğa, politik bir miting için meydan okumuyorlar. | Open Subtitles | لعدم قدرتهم على تحدى البرودة هذه المرة حتى يتم الاجتماع السياسي التالى |