"تخبرينني" - Translation from Arabic to Turkish

• söylüyorsun
• söylemedin
• söylemiyorsun
• söyleme
• söylemen
• söyler
• söylememiştin
• bana anlatıyorsun
• söyleyebilir
• söylüyorsunuz
• diyorsun
• söylesene
• söyleyene
• söylemediğin
• söyleyebilirsin

Son birkaç yıldır, ne yapacağımı, kiminle çıkacağımı, ne konuşacağımı sen söylüyorsun.
في خلال السنتين الماضيتين, كنتي تخبرينني ماذا أفعل, ومن أواعد, وماذا أقول

Yani hepinizin evimde bedavaya yaşamasına izin verdiğimi mi söylüyorsun?
لذا، أنت تخبرينني بأنني جعلتكم تسكنون في منزلي بدون مقابل؟

Çocukların birlikte pişirdiğimiz pastayı sevip sevmediklerini bana söylemedin.
لم تخبرينني إن كان الأطفال قد احبوا الكعكة التي صنعناها سويةً

Babamın öldüğünü söylüyorsun ama nasıl ya da ne zaman öldüğünü söylemiyorsun.
تخبرينني إن والدي قد مات.. ولكن لا تقولين لي متى وكيف مات

Bundan 20 yıl sonra kızımla birlikte mi çalışacağımı söylüyorsun.
لذا، هل تخبرينني أنه بعد عشرون عاماً سأعمل مع إبنتي؟

Cheryl, önce benden bir şey yapmamı istiyorsun sonra da yapış şeklimin yanlış olduğunu söylüyorsun.
تشيرل لا تقولي لي انه علي التصرف ثم تخبرينني ان التصرف خطأ

Yani, birkaç saat içinde, ölebileceğimi söylüyorsun.
إذاً , فأنتِ تخبرينني بأنني سأموت خلال ساعات ؟

Değiştirmek için çok geç olduğunu mu söylüyorsun?
هل تخبرينني بأنه فات الأوان على تغيريهم ؟

ama bana söylemedin ve ben de sana sormadım, bu bir problem mi şimdi yani? Ne?
, أنتِ لم تخبرينني من قبل و أنا لم أسأل هذه مشكلة الآن؟

kendi işine bak, kardeşim. Hey. Niye bana söylemedin onun ayrıldığını?
إذهب وإفعل ماتريد ياأخي لماذا لم تخبرينني أنه غادر المنزل؟

Neden bana onları araştırdığını söylemedin?
لمَ لم تخبرينني أنّكِ كنتِ تتحرين في أمرهما؟

- Hey, bilirsin, neden sadece benden ne istediğini söylemiyorsun, tamam mı?
أتعلمين؟ لِمَ لا تخبرينني بما تريدينه مني، حسناً؟

Bu yüzden, lütfen bana neyi bilip neyi bilmediğimi söyleme!
لذا فأرجوكِ لا تخبرينني بما أعلم و لا أعلم

Bunu tamir etmeden önce bana daha kaç kere söylemen gerekiyor ki?
كم يجب عليك ان تخبرينني لأصلحه قبل ان اصلحه

Bana neden bir numaralı devlet düşmanı olduğunu söyler misin?
هل يمكن أن تخبرينني لماذا أنت عدو الشعب الأول ؟

Farklı çeşitleri olduğunu söylememiştin. Hangisini alacağım, bilmiyorum.
.لم تخبرينني بوجود انواع مختلفة لا أعلم ماذا اشتري لها

Neden bunu bana anlatıyorsun?
لما تخبرينني بذلك؟

Şu an dünyanın hangi bölgelerinde savaş var söyleyebilir misin bana?
أيمكنك أن تخبرينني ما هي الأماكن التي تجري فيها حروب الآن؟

Böyle yaptığım zaman acımadığını mı söylüyorsunuz?
هل تخبرينني بأنك لا تتألمين حينما أفعل ذلك؟

Yani diyorsun ki Sigara içen, gerilim meraklısı aile yadigarlarından biri eksik olan birini mi arıyor olmalıyım?
إذن فأنتِ تخبرينني أنه عليّ البحث عن مدخن سيجار ومدمن إثارة يفتقد واحدة من جوهرتيه؟ هذا صحيح

Havluların yerini söylesene gidip getireyim.
هل يمكنك ان تخبرينني بمكان المناشف حتي استطيع ان احضر لك

Neler olduğunu söyleyene kadar gitmeyeceğim.
لنّ أخرج حتى تخبرينني ما الذي حدث؟

Bana söylemediğin bir şey olduğu hissine kapılmama engel olamıyorum.
.لايمكننيغير أنأشعر أن. هناك شيئاً لا تخبرينني به

Onu iyi tanıdığına göre belki bunun ne olduğunu söyleyebilirsin.
ربما بما انك عرفته جيداً تستطيعين ان تخبرينني ما هذا