| Bir dilek tut bebeğim. Ama kimseye söyleme. Yoksa gerçekleşmez. | Open Subtitles | تمنّي أمنيةً يا عزيزتي لا تخبري أحداً وإلاّ لن تتحقّق |
| Size kimseye söyleme demiştir sanırım. | Open Subtitles | أتعلمين , على الأرجح أخبرتكِ بأن لا تخبري أحداً بذلك |
| Ağzımdan kaçırmışım. kimseye söyleme. Burada yayılmasını istemem. | Open Subtitles | حاولي ألا تخبري أحداً لاأريد أن يعرف أحد بهذا |
| Söylersem kimseye anlatamazsın, tamam mı? | Open Subtitles | إذا اخبرتك لايمكنك ان تخبري أحداً.موافقه؟ |
| Peki henüz kimseye söyledin mi? | Open Subtitles | جيد ألم تخبري أحداً بالفعل؟ |
| Fakat tüm yaz orada olduğumu bildiğin halde, Bunu hiç kimseye söylemedin. | Open Subtitles | ولكنك عرفتي مكاني طيلة الصيف ولم تخبري أحداً |
| Sana olanlardan kimseye bahsedemezsin, tamam mı? | Open Subtitles | لا يجب أن تخبري أحداً بما يحدث لكِ،حسناً؟ |
| Ama söz vereceksin kimseye söylemeyeceksin bunu. | Open Subtitles | ويجب أن تعديني بألا تخبري أحداً |
| Evet, ama bana kimseye söylemeyeceğine dair söz vermelisin. | Open Subtitles | نعم، لكن عديني بألا تخبري أحداً |
| Hayır, ciddiyim. kimseye söyleme, tamam mı? Anladım. | Open Subtitles | كلاّ أنا جاد لا تخبري أحداً بذلك , مفهوم ؟ |
| Gece yarısı orada buluşalım. Nereye gittiğini kimseye söyleme, ...özellikle de iş arkadaşlarına. | Open Subtitles | قابليني هناك عند منتصف الليل و لا تخبري أحداً بوجهتك و خاصة زملاء العمل |
| Sakın kimseye söyleme. Duyulursa biterim! | Open Subtitles | حسنٌ, لا تخبري أحداً إن إنتشر الأمر فقد قُضي أمري. |
| kimseye söyleme ama peşin ödedik. | Open Subtitles | حسناً, لا تخبري أحداً, لكننا دفعنا نقداً |
| Ülkesine karşı bahse giriyor ya da onun gibi birşey Bunu kimseye söyleme . | Open Subtitles | يراهن ضد الدولة بشئ قبيح لا تخبري أحداً بهذا |
| Ayrıca seninle tuvalete girdiğimi kimseye söyleme. Biraz tuhaf kaçar. | Open Subtitles | ولا تخبري أحداً أني أخذتكِ الى دورة المياه |
| Kabineden onay almadım, kimseye söyleme. | Open Subtitles | دون موافقة مجلس الوزراء، فلا تخبري أحداً. |
| Kim olursa olsun bunu kimseye söyleme. | Open Subtitles | أياك أن تخبري أحداً في المدينة من أنت. |
| Görmediğin bir şeyi kimseye anlatamazsın tekrar götürülürsen falan. | Open Subtitles | لا يمكنك أن تخبري أحداً بما لم تريه في حال اعتقلت مجدداً |
| Bunu kimseye anlatamazsın bile. | Open Subtitles | و طبعاً لا يمكنكِ أن تخبري أحداً به |
| O gece yattığımızı kimseye söylemedin değil mi? | Open Subtitles | لم تخبري أحداً بأننا أقمنا علاقة تلك الليلة ؟ |
| Bundan kimseye bahsedemezsin. | Open Subtitles | لا يمكنكي أن تخبري أحداً بهذا |
| kimseye söylemeyeceksin, tamam mı? | Open Subtitles | لن تخبري أحداً , على الإطلاق. |
| kimseye söylemeyeceğine söz vermelisin. | Open Subtitles | عليكِ أن تعدي أنكِ لن تخبري أحداً |