"تخرجني من هنا" - Translation from Arabic to Turkish

• buradan çıkar
• buradan çıkarmak
• buradan çıkarman
• buradan çıkarmalısın
• buradan çıkarmanız
• buradan çıkarır
• buradan çıkartman
• buradan çıkarmazsan
• buradan çıkartmalısın

Beni buradan çıkar, sana her şeyi açıklayayım, tamam mı?
,أنت تخرجني من هنا وسأشرح لك كل شي , حسناً ؟

Beni buradan çıkar da konuşalım.
أن تخرجني من هنا حتى نستطيع التحدث

Seni beni tanımıyorsun, ben de seni. Ama senin işin beni buradan çıkarmak.
لا تعرفني ، و لا أعرفك لكن مهمتك أن تخرجني من هنا

- Beni buradan çıkarman gerek. - Öyleyse bana ne bildiğini anlat!
اريدك ان تخرجني من هنا اذااخبرتنيبماتعلمنيه...

Beni buradan çıkarmalısın. Bu yere uygun değilim ben.
عليكَ أن تخرجني من هنا لا يمكنني تحمّل هذا المكان

O geri dönmeden beni buradan çıkarmanız gerek.
يجب أن تخرجني من هنا قبل عودته

Şimdi iyi bir yurttaş olup bize yardım edecek misin? Beni buradan çıkarır mısınız? Hücreme geri dönmek istiyorum.
أيمكنك أن تخرجني من هنا أريد أن أعود لزنزانتي

Beni buradan çıkartman lazım.
يجب أن تخرجني من هنا يجب أن .. إنها ..

Beni buradan çıkarmazsan bunun bedelini ödeyecek olan sen olacaksın.
لا تتحدّث إليّ بتعالٍ. إذا لم تخرجني من هنا بحلول يوم الاثنين، فأنتَ الذي سيدفع الثمن

Bu bıyığı görünce mutlu olacağım kırk yıl düşünsem aklıma gelmezdi. Beni buradan çıkartmalısın.
لم احسب ابدا انني سأسعد برؤية هذا الشارب لابد ان تخرجني من هنا

Beni hemen buradan çıkar!
عليك أن تخرجني من هنا الآن

Arif beni ya buradan çıkar ya da öldür gitsin.
)عريف),أما أن تخرجني من هنا او أقتل نفسي

Lütfen beni buradan çıkar!
! أرجوك أن تخرجني من هنا

Ama beni buradan çıkarmak zorundasın.
ولكن عليك أن تخرجني من هنا الآن - عن ماذا تتكلّم ؟

- Beni buradan çıkarmak zorundasın. - Numaralar nasıl?
يجب أن تخرجني من هنا - ما الأرقام الآن ؟

Beni buradan çıkarman gerek Angel, lütfen.
عليك أن تخرجني من هنا, يا (آنجل), رجاءاً

Beni buradan çıkarman gerek. Hemen.
عليك أن تخرجني من هنا الآن

Beni buradan çıkarmalısın doktor.
يجب أن تخرجني من هنا أيها الطبيب

Beni buradan çıkarmalısın çocuk.
يجب ان تخرجني من هنا ايها الصبي

Tamam. Beni buradan çıkarmanız ve anneme götürmeniz gerek.
اسمع يجب أن تخرجني من هنا.