| Artık bu son nokta! Sınırı aştılar! | Open Subtitles | هذا اكثر من اللازم لقد تخطوا كل الحدود |
| Artık bu son nokta! Sınırı aştılar! | Open Subtitles | هذا اكثر من اللازم لقد تخطوا كل الحدود |
| Ancak bugün gidin ve Fransa'ya bir daha ayak basmayın. | Open Subtitles | لكن غادر اليوم ولا تخطوا قدمك فرنساً مجدداً |
| İnsanların üzerine basmayın, çimlerin üzerine basın. | Open Subtitles | لا تخطوا على الناس خطوا على العشب |
| Artık bunu aşın. O aştı. | Open Subtitles | تخطوا الأمر فهو قد تخطاه |
| Testleri geçtiler ama bence başaramazlar. | Open Subtitles | شخصياْ , لا أعرف كيف تخطوا هذة الأختبارات |
| Bariyerleri geçtilerse aramayı yapmak için bir yerde durmaları lazım. | Open Subtitles | إن تخطوا حواجز الطريق فعليم التوقف بمكانٍ ما لاجراء المكالمة |
| Savaşın sonlarına doğru çizgiyi aştılar. | Open Subtitles | وقرب نهاية الحرب تخطوا الحدود |
| Suru aştılar! | Open Subtitles | لقد تخطوا الحاجز |
| - Üçüncü kilidi de aştılar. | Open Subtitles | تخطوا القفل الثالث |
| Çünkü bu sefer çizgiyi aştılar! | Open Subtitles | لأنهم تخطوا الحد ! |
| Şu garip sivri taşlara basmayın! | Open Subtitles | لا تخطوا على تلك الصخور الغريبة المدببة |
| ..yeni kazılmış birşey görürseniz, sakın üstüne basmayın. | Open Subtitles | فوقها تراب جديد لا تخطوا عليها |
| - Bu taşlara basmayın! | Open Subtitles | -لا تخطوا على تلك الصخور |
| Mark da böyle söyledi ama onlar sınırı aştı. | Open Subtitles | (هذا ما قاله (مارك ولكنهم تخطوا تلك الحدود |
| O adamlar sınırı aştı. | Open Subtitles | هؤلاء الأشخاص تخطوا الحدود. |
| 46. km tabelasını 200 metre geçtiler. | Open Subtitles | إنهم على بٌعد 200 ياردة أمامكم تخطوا للتو علامة الميل رقم 46 |
| Phocian korumalarınızı geçtiler. Gece size haber vermek için kaçtım. | Open Subtitles | -لقد تخطوا حراسك الفيفيقين لقد هربت طوال الليل لتحذيرك |
| Sınırı geçtiler, ve bize bunu yapmalarına izin veremeyiz. | Open Subtitles | لقد تخطوا الحدود ولا يمكننا السماح بذلك |
| Ve eğer bir benzinlik veya paralı geçiş yakınından geçtilerse... | Open Subtitles | وإذا تخطوا مدى ممر تعرفة أو محطة وقود |