| Başsavcılık için yarışmayı planlıyorsun ama Cumhuriyetçi olarak. | Open Subtitles | تخطّطين للترشحّ لمنصب النائب العامّ لكن كجماهريّة |
| Peki bu zaman yolculuğu büyüsüyle nereye varmayı planlıyorsun? | Open Subtitles | وإلى أين بالضبط تخطّطين للذهاب بتعويذة السفر عبر الزمن هذه؟ |
| Ne yapmayı planladığını söylemeyecek misin? | Open Subtitles | أهناك إمكانيّة لإخباري بما تخطّطين لفعله؟ |
| Ona ne yapmayı planladığını öğrendikten sonra da izin vermez mi? - Dur. | Open Subtitles | حتّى عندما تكتشف ما كنتِ تخطّطين لفعله بها؟ |
| Şimdi suyunuzu çaldığıma göre ne yapmayı planlıyorsunuz? | Open Subtitles | بعد أنْ سرقتُ ماءكم ماذا تخطّطين لفعله؟ |
| Demek kalmayı planlıyorsunuz? | Open Subtitles | إذاً فأنتِ تخطّطين للبقاء؟ |
| Nasıl beter bir lanet planlıyor olursan ol, hiçbir şey değişmeyecek. | Open Subtitles | مهما تكن اللعنة المنحرفة التي تخطّطين لها، لن تغيّر أيّ شيء |
| Eğer savunduğu her şeyi ve onu herkesin gözü önünde küçük düşürmeyi planlıyorsan bu durumda dışarı beklemeyi tercih ederim. | Open Subtitles | لو أنّك تخطّطين لإذلاله علناً عن كل شيء يؤمن به فأنا أفضّل أن أنتظرك بالخارج |
| Bunu nasıl yapmayı planlıyorsun? Bir kuyruğun varken... | Open Subtitles | كيف تخطّطين لفعل ذلك بوجود الذيل ؟ |
| Hızlandırıcıya dokunmasına izin vermeyi mi planlıyorsun? | Open Subtitles | -هل تخطّطين لجعله يلمس ذلك المُسارع؟ |
| Dave'le ayrıldığından beri son zamanlarda muhteşem maceralar planlıyorsun. | Open Subtitles | {\pos(190,210)}،بما أنّكِ و (ديف) انفصلتما بتِّ تخطّطين مغامراتٍ مذهلةٍ مؤخّراً. |
| Ne yapmayı planlıyorsun? | Open Subtitles | ما الذي تخطّطين له؟ |
| Bunu nasıl çözmeyi planlıyorsun? | Open Subtitles | كيف تخطّطين لعلاج هذا؟ |
| Onu kullanarak korkunç bir şey yapmayı planladığını da biliyorum Sana engel olacağım. | Open Subtitles | وأعرف أنّك تخطّطين لفعل شيء رهيب به لكنّي لن أسمح لك |
| Ne planladığını biliyorum. | Open Subtitles | أعرف لمَ تخطّطين. |
| Çinden ayrıldığınızda nereye gitmeyi planlıyorsunuz Bayan Fitzpatrick? | Open Subtitles | وأين تخطّطين للرّحيل بعد مغادرة "الصين"، سّيدة (فيتز باتريك)؟ |
| Onu tekrar görmeyi planlıyor musun? | Open Subtitles | هل تخطّطين لرؤيته مرّةً أخرى؟ |
| Dişlerini fırçalamayı planlıyor musun? | Open Subtitles | وهل تخطّطين لتنظيف أسنانكِ؟ |
| Ama o kurdeleyi Emma Swan'a bağlamayı planlıyorsan, hayal kırıklığına uğramak üzeresin. | Open Subtitles | لكنْ إنْ كنتِ تخطّطين لوضع ذلك ...(الشريط على (إيمّا سوان |