| Sonra o akşam gelmedi bu yüzden o nazik genç bayan aradığında hatırladım. | Open Subtitles | و لم يظهر بتلكَ الليلة لذا تذكرته حين اتصلت بي السيدة اللطيفة التي تعمل لديكم |
| Başka ne hatırladım biliyor musun? Eşcinsel aşıklar olmadığımızı. | Open Subtitles | أتعرف أيضا ما الذي تذكرته أنني سوي ونحن لسنا شاذين |
| Havaalanına varır, bankodaki kadına biletini uzatır, o da ehliyetini ister. | Open Subtitles | وذهب إلى المطار وسلّم تذكرته لموظفة الاستقبال وطلبت منه رخصة قيادته |
| Son üç seyahatinde birinci sınıf biletini paraya çevirmiş. | Open Subtitles | نعم, يبدو في سفراته الثلاث الأخيرة إلى الشرق صرف تذكرته من الدرجة الأولى وانعطف إلى مدينة أطلنطا |
| bileti varsa, geminin havlularını da çalmıyorsa,... ..bir müşteriyi nasıl suçlayabiliriz? | Open Subtitles | اذا دفع ثمن تذكرته ولا يسرق مناشف السفينة من نكون نحن حتى نفترى عليه |
| hatırladığım son şey, ofisime doğru yürüyordum sonra gözümü burada açtım. | Open Subtitles | اخر شئ تذكرته انني ذاهبة الى مكتبي بعد ذلك افقت هنا |
| Çocukken gördüğüm kabusu şimdi hatırlıyorum. | Open Subtitles | كابوسي حينما كنتُ طفلة لقد تذكرته الآن و يبدو واقعياً جداً |
| Onu nasıl oldu da hatırladın? | Open Subtitles | كيف تذكرته حتي؟ |
| Randevumuzda ondan bahsettiğinde, hemen hatırladım. | Open Subtitles | وعندما ذكرت هذا الأمر في موعدنا الأول، تذكرته على الفور. |
| Şimdi hatırladım çünkü hafıza sarayı tekniğini uyguladım. | Open Subtitles | على الرغم ومن الواضح أنني تذكرته الآن لأنني شكلت |
| Evet, sanırım hatırladım. | Open Subtitles | أوه نعم, أعتقد أنني تذكرته. كان في واحدة من... |
| Havaalanına gider gişedeki kadına biletini uzatır. | Open Subtitles | وذهب إلى المطار وسلّم تذكرته لموظفة الاستقبال |
| Uzattığı sırada biletini görmüştüm. | Open Subtitles | صادف أني رأيت تذكرته عندما قام بتقديمها |
| biletini paraya çevirebilirdi. | Open Subtitles | كان بوسعه أن يستردّ نقود تذكرته |
| Böylece onun Bay Fisher'in, efendim, stüdyo turu bileti olduğunu söyleyebiliriz. | Open Subtitles | لذا يمكننا نقول أنها تذكرته إلى جولة الاستديو |
| Ona nasıl kullanılacağını göster... ..ve bunun onun buradan çıkış bileti olduğunu söyle. | Open Subtitles | أره كيف يستخدمها، وأعلمه بأنها تذكرته للخروج من هنا |
| Bunun konuyla hiç alakası yok ama hatırladığım garip huylarından biriydi. | Open Subtitles | ليس لهذا علاقة بأي شيء ولكنه كان شيئاً غريباً تذكرته فحسب |
| Hataydı. Ama şu an hatırladığım için memnunum. | TED | وكان ذلك خطأ. لكنني الان سعيد انني تذكرته. |
| Seninle ilgili hep neyi hatırlıyorum biliyor musun? | Open Subtitles | أتعلم مالذي لطالما تذكرته عنك دائماً؟ |
| Ne hatırladın? | Open Subtitles | ما الذي تذكرته ؟ |
| Aklıma gelen ilk isim seninkiydi. Üzgünüm. Bunun sorun olacağını düşünmemiştim. | Open Subtitles | كان اسمك أول من تذكرته, آسف لم أكن أعتقد أنه ستكون لذلك أهمية |
| Günlük,simdi 3 gün oldu. ben kitap bilet ve de bunu iptal ederim. | Open Subtitles | مرت ثلاثة أيام احجز فيها تذكرته و ألغيها |
| - Evet ama görgü tanığının hatırladığı ve gördüğü şeyler de sorgulanmaya başladı. | Open Subtitles | أجل،لكن ما رأته الشاهدة و ما الذي تذكرته أيضا في إطار الشك |
| Hatırladığın o yüzdüğümüz yer hemen şurada. | Open Subtitles | . ذالك البحر الذي تذكرته . إنه من هذا الطريق |