"تراوت" - Translation from Arabic to Turkish

    • Trout
        
    • Alabalık
        
    • alabalığı
        
    Bu maçta yenen kurabiyeler Betty Trout tarafında hazırlamıştır. Open Subtitles الكوكيز لمباريات اليوم مقدم من بيتي تراوت.
    Editörüm... ve Diana Trout'la toplantınızı gördüm. Open Subtitles أنا محرره هنا ورأيتك تتقابلين مع دايانا تراوت
    Dinle, Trout sana soyunman gerektiğini söylemedi mi? Open Subtitles ألم يخبرك تراوت من المفترض أن تتعري؟
    Çok özür dilerim Bayan Trout. Size öyle davranıldığı için. Open Subtitles آسف جداً يا آنسة (تراوت) على الطريقة التي عوملتي بها
    Savaştan önce Alabalık çiftliğim vardı, biliyor musun? Open Subtitles مهلا، هل تعلم أن لدي مزرعة تراوت قبل الحرب؟
    Siz iki dododan Trout'u vurmaya çalışan adamı bulmama yardımcı olmanızı istiyorum. Open Subtitles أريدكما أيّها المهرجان أن تساعداني في إيجاد الرجل الذي حاول قتل (تراوت).
    Dur bir saniye. Demek ki, Trout'un annesi ateş etmemiş. Open Subtitles إنتظروا لحظة، ذلك يعني أن والدة (تراوت) ليست مطلقة النار.
    Artık pazarlama şefi Diana Trout için çalışıyorum. Open Subtitles أنا اعمل لدى دايانا تراوت مديرة التسويق
    Liza, Trout Pout 43 yaşında. Open Subtitles لايزا, إن تراوت الكئيبه بالـ 43
    İlk önce ev sahibimiz, Lou Trout. Open Subtitles أولاً مضيفنا السيد لو والنحال- - تراوت.
    Yasaları çiğnedin, kahrolası Bonnie Trout. Open Subtitles لقد خرقتي القانون يا (بوني تراوت) اللعينة
    Charlie Trout'un sırrını öğrenebildin mi? Open Subtitles -نعم هل حصلتَ على سر (تشارلي تراوت) خلال العملية؟
    Sadece bugüne kadar Jane Trout neler yapmış görmek için. Open Subtitles فلنر ماذا تفعل(جاين تراوت) في هذه الأيام
    Chris K, tıpkı Trout gibiydi ama aksanı hariç. Open Subtitles كريس كي)، كان مشابهاً تماماً) (لـ (تراوت
    Trout kim oluyor da bana işimi öğretiyor? Open Subtitles من يكون بحقّ السّماء (تراوت) ليُخبرني كيف أعمل عملي؟
    Böyle işlemiyor, Bay Trout. Open Subtitles إنّها لا تمشي بهذه الطّريقة، سيّد (تراوت).
    Santa Barbara'ya hoş geldiniz, Bay Trout. Open Subtitles مرحبًا بكَ في (سانتا باربرا)، سيّد (تراوت)..
    Bu yüzden başkan bir danışman göndermeye karar verdi. Bay Harris Trout. Open Subtitles قرّر المحافظ إرسال مستشار، السيد (هاريس تراوت).
    Trout bizden nefret ediyor. Bırak bir olay yerini, karakola dahi adım atmamamız gerekiyor. Open Subtitles (تراوت) يكرهنا، والآن لا يُفترض بنا أن ندخل إلى مركز الشرطة فما بالك بمسرح جريمة.
    Şehirlerine hizmet veren erkekler ve üç kadın benim, Harris Trout tarafından eğitilip, yönlendirilmektedir. Open Subtitles رجال وثلاث نساء يخدمون هذه المدينة وأنا أقودهم وأرعاهم، (هاريس تراوت).
    Neden karavanın içinde bir Alabalık var? Open Subtitles لماذا جلبت تراوت قوس قزح إلى المقطورة ؟
    Dere alabalığı. Biraz fazla "balıksı", ama bayağı iyi. Open Subtitles "بروك تراوت" ساخن قليلاً , لكن جيد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more