"تربت" - Translation from Arabic to Turkish

• büyüdü
• büyümüş
• yetiştirildi
• okşama
• Kırbacını

Hiçbir şeyi olmadan büyüdü. Asla o hayata geri dönmez.
لقد تربت فقيره, ولن تعود لتلك الحياة أبدا

Bir dilenci gibi büyüdü bir şeyi elde etmek için ayaklarına kapanır.
طوال عمرها تربت كشحاذة هي ستتوسل كالكلب للحصولِ على أيّ شيء

Bu şekilde mi doğdu yoksa bu şekilde mi büyüdü?
هل ولدت بهذه الصفة أم تربت على ذلك؟

Bunu tarikatta büyümüş birinin söylemesi çok manidar!
هذا يدعو للسخرية إذ تقوله من تربت في كنف طائفة!

Aslında annem bir köylü olarak büyümüş.
في الحقيقة امي تربت كفلاحة

Delilik bu. Kuşlar tarafından yetiştirildi.
إنّه أمرٌ جنوني لقد تربت بواسطة طيور

- Sana okşama, dedim. - Bir tanesi şurada kaldı.
قلت لا تربت عليهم - أحدهم عالق هناك -

Kırbacını vuruyor. Görüyor musun?
انها تربت على قدمه هل رأيتِ هذا؟

Benim keçilerimin sütüyle büyüdü.
لقد تربت على حليب ماعزى.

Nelle Alabama'da onunla birlikte büyüdü.
نيلا تربت معه فى ألباما

Estella bununla birlikte büyüdü, her gün onun etkisiyle çevriliydi.
(إستيلا) تربت على ذلك، مُحاطة بالعوامل المؤثرة كل يوم.

Yani burada büyüdü?
لقد تربت هنا ؟

Annen vampirlerden nefret ediyor. Vampirlerden nefret ederek büyümüş.
أمّكِ تكره (مصّاصين الدماء) لقد تربت على كره (مصّاصين الدماء)

Annen vampirlerden nefret ediyor. Vampirlerden nefret ederek büyümüş.
{\pos(192,200)}،(أمّكِ تكره (مصّاصين الدماء لقد تربت على كره (مصّاصين الدماء).

Büyük Buhranda büyümüş.
أنها تربت في فترة كساد.

Biraz şımarıkça yetiştirildi.
لقد تربت على الدلال

Onur evlerinde yetiştirildi.
لقد تربت في ملجأ للأطفال

Yanan köpeği asla okşama.
لا تربت أبدا على كلب محترق

Kırbacını tekrar vur. Sanırım işe yarıyordu.
انها تربت عليه مجدداً ظننت أن هذا سيفلح