| Opera öğrenmeme izin vermediğine ölmeden önce bile pişman değildi. | Open Subtitles | قبل أن يموت، أعرب عن أسفه لعدم تركِ أتعلّم الأوبرا. |
| Ama içeri girmeme izin vermesende olur. Sorun değil. | Open Subtitles | لكن لا يتوجب عليك تركِ أدخل لا بأس بالأمر |
| Çavuş, Bunu yapmama izin vermelisin. O iyi olacak. | Open Subtitles | يا رقيب، عليك تركِ أقوم بهذا ستكون بخير |
| Gitmeme izin vermeliydiniz. Tek başıma daha güvende olurdum. | Open Subtitles | -كان عليكم تركِ أرحل سأكون أكثر أمنا لوحدي |
| Beni olduğum yerde bırakmalıydın. Mutlu ve sadık bir eş olduğum yerde. | Open Subtitles | كان عليك تركِ كما كُنت زوجةً سعيدة ومخلصة |
| Her şeyle benim ilgilenmeme izin veremedin mi? | Open Subtitles | لم تقدري على تركِ أتعامل مع كلّ شيء؟ |
| Niye Düşler Tarlası filmindeki gibi gitmeme izin vermedin? | Open Subtitles | لماذا لا يمكنك تركِ أتلاشى مثل فيلم "حقل الأحلام" ؟ |
| April, senin için bunu yapmama izin vermelisin. | Open Subtitles | (آبريل)، عليكِ تركِ افعل هذا من أجلك. |
| Ama Bealfire'ın ölümünün acısını yaşamanın, öfkenin seni ele geçirmesine izin vermekten daha iyi yolları var. | Open Subtitles | لكنْ هناك طرق أفضل للحداد على موت (بلفاير)... -مِنْ تركِ الغضب يهيمن عليكِ |
| - Yoluma çıkmana izin veremem. | Open Subtitles | -لايمكني تركِ تعيقين طريقي |
| - Yoluma çıkmana izin veremem. | Open Subtitles | -لايمكني تركِ تعيقين طريقي |
| Bunu tek başıma yapmalıyım ve sen de izin vereceksin. | Open Subtitles | -يجب أن أفعل هذا لوحدي، وعليك تركِ . |
| Beni neden bırakmadığınızı tekrar söyler misin? - Neden burada tutuluyorum? | Open Subtitles | ولماذا لا يمكنكَ تركِ ولماذا أنا سجين ؟ |
| Beni yalnız bırakayım demeyin. | Open Subtitles | ها هو لا تجسر على تركِ |