| karısını terk etmiş ve ondan nefret ediyor. | Open Subtitles | -الذي ترك زوجته -نعم فهو يكرهها الآن أنا متأكد بأنني ذكرته لك |
| Shane'in babası 10.000$ bulup karısını terk etmiş. | Open Subtitles | والد " شين " وجد عشرة آلاف دولار ترك زوجته وجرى خلف ممشوقة القوام |
| Rod karısını terk etmiş, o da Kaliforniya'ya taşınıyor. Irwin yıkılmış durumda. Çok ironik. | Open Subtitles | ترك زوجته وستتوجه إلى (كاليفورنيا) و(إروين) في حالة يرثى لها |
| Karısını terketmesini hiç istemedim. Fikir alması için onu destekledim. | Open Subtitles | لم أطلب منه ترك زوجته لقد شجّعته للحصول على التوكيلات |
| Karısını terketmesini hiç istemedim. Fikir alması için onu destekledim. | Open Subtitles | لم أطلب منه ترك زوجته لقد شجّعته للحصول على التوكيلات |
| karısını terk etmiş. | Open Subtitles | اوه , لقد ترك زوجته |