| Broşür çıktıktan sonra tanıtım için üniversitelere gitmem gerekebilirmiş. | Open Subtitles | هناك حديثا على أنه بعد إعلان بيان التجنيد، ستكون هناك جولة ترويجية في حرم الجامعة. |
| Çok güzel mağaza içi tanıtım yapıyorlar. | Open Subtitles | إنهم يقومون هنا بعروض ترويجية راءعة |
| Hesapları kapatıp, tanıtım gezisine hazırlanıyorsun ve Goldman Sachs ile beraber konferans salonunda kamp yapıyorsun. | Open Subtitles | لقد مزقت الصناديق وأنت تصطفهم لأجل حملة ترويجية ولديك "شركة جولدمان ساكس" معسكرين في غرفة المؤتمرات |
| Çok çok önemli insanlar için bir tanıtım hediyesi. | Open Subtitles | إنها هدية ترويجية لزبائنا المهمين |
| Çok çok önemli kişilere verilen tanıtım koleksiyonu muydu? | Open Subtitles | مجموعة ترويجية تُعطى للزبائن المهمين ؟ |
| Cadılar Bayramı partisine davet ettim. tanıtım amaçlı tabii ki. | Open Subtitles | لحفلة الهالوين السنوية كأداة ترويجية |
| Hesapları kapatıp, tanıtım gezisine hazırlanıyorsun ve Goldman Sachs ile beraber konferans salonunda kamp yapıyorsun. | Open Subtitles | لقد مزقت الصناديق وأنت تصطفهم لأجل حملة ترويجية ولديك "شركة جولدمان ساكس" معسكرين في غرفة المؤتمرات |