| Bir zamanlar hepimiz genç öğrencilerdik kendimizden şüphe dolu bir şekilde garnizona gelmiştik ama Treville bize her zaman inandı. | Open Subtitles | كنا يوما ما طلبة عسكريين صغار قادمين إلى الحامية ممتلئين بالشك في النفس لكن كان تريفل الذي آمن بنا جميعا |
| Treville yeteneğine olduğu kadar tavrına da değer biçecektir. | Open Subtitles | تريفل سوف يقيمك الموقف فضلا عن المهارات الخاصة |
| Gaston onun Paris dışına gönderildiğini düşünüyor ama Treville böyle bir riske girmez. | Open Subtitles | غاستون يعتقد أنهم أرسلوه خارج باريس لكن تريفل لن يأخذ مخاطرة كهذه |
| Treville onu saklamamı ve siz de bunu riske etmemi emrediyorsunuz. | Open Subtitles | أمرني تريفل بإخقائه وأنت تأمرينني بوضع هذا في خطر |
| Şu anda önümde dikilmen gibi Treville'in de önümde dikilmesinin üstünden çok geçmedi. | Open Subtitles | لم تكن فترة طويلة عندما وقف تريفل أمامي كما تفعل أنت الآن |
| Treville'in aramızdan ayrılarak bıraktığı miras emin ellere geçmiş olacak. | Open Subtitles | سيكون إرث تريفل أنه رحل عن العالم سيكون أكثر من مجرد مكان وجده |
| Aramis bakan olarak Treville'in yerine geçmeni istiyorum. | Open Subtitles | أراميس أريد منك أخذ مكان تريفل كالوزير الأول |
| Kral dışarıda ne olduğunu önemsemiyor Treville. | Open Subtitles | الملك لا يهتم بما يحدث في الخارج,تريفل |
| Yüzbaşı, Bakan Treville ofisinizde sizi bekliyor. | Open Subtitles | كابتن,الوزير تريفل ينتظر في مكتبك |
| Bakan Treville Kral'ın güvenli danışmanı. | Open Subtitles | الوزير تريفل هو مستشار الملك الموثوق به |
| Tamam. Bakan Treville ile konuşacağım, tamam mı? | Open Subtitles | حسنا,سوف اتحدث مع الوزير تريفل,موافق |
| Beni kaygılandıran güveliğimiz değil Treville. | Open Subtitles | إنها ليست سلامتنا التي تقلقني,تريفل |
| Treville tüm bunun arkasında Feron olduğunu biliyor. | Open Subtitles | تريفل يعلم أن فيرون خلف كل هذا |
| Treville beni saf dışı bırakmak için Lorraine'e karşı hamle yapıyor. | Open Subtitles | تريفل يناور لورين لنزعي من أي إتفاق |
| Bakan Treville'in kraliyet onayına ihtiyacı yok. | Open Subtitles | الوزير تريفل ليس بحاجة إلى موافقة ملكية |
| Treville salıverme emrini kraliyet onayı olmadan vermiş. | Open Subtitles | قدم تريفل أمر الإفراج بدون موافقة ملكية |
| Treville sadece bana desteklemeye karar verdiğim yardım projesi hakkında tavsiyede bulunuyordu. | Open Subtitles | .... تريفل كان فقط ينصحني في إلتزام خيري أريد مساندته |
| Treville sevdiği bu ülke için hayatını feda etti. | Open Subtitles | قدم تريفل حياته للبلاد التي أحبها |
| Treville her birimize rehberlik etti erkekler gibi. | Open Subtitles | تريفل قام ببتوجيه كل واحد منا كرجل |
| - Bırakalım da Yüzbaşı Treville halletsin. | Open Subtitles | (يجب أن ندع الكابتن (تريفل يتولى الموضوع |