| umarım... buu çete uzun bir süre bizi rahatsız etmeyecek. | Open Subtitles | بكل تفاؤل.. هذه الجماعة لن تزعجنا طويلاً |
| İntiharlarını salonun diğer tarafında yap, bizi rahatsız etme. | Open Subtitles | و أفعل تمارينك فى أبعد ركن فى الملعب حتى لا تزعجنا |
| Soyunma odasında üstünü değiştir. İntiharlarını salonun diğer tarafında yap, bizi rahatsız etme. | Open Subtitles | و أفعل تمارينك فى أبعد ركن فى الملعب حتى لا تزعجنا |
| Bazen sıcaklık bizi rahatsız etse de uyuyoruz. | Open Subtitles | أحياناً تزعجنا الحرارة المرتفعة لكننا ننام |
| Mevcut durumda bizi rahatsız eden iyileştirilmesi gereken birşey bulmaya çalışıyoruz. Değişmek işin adeta kaşınan bir şey buluyor ve onu değiştiriyoruz. | TED | و في بعض الاحيان نحاول ان نستغل الوضع الراهن لتغير أشياء تزعجنا او اشياء نريد ان نطورها وفي أحيان كثيره تصيبنا هذه الاشياء التي نريد ان نغيرها بحكة شدية فنغيرها |
| İfade yüklü alanlar bizi rahatsız edebilir. | TED | قد تزعجنا المساحات المعبرة |
| bizi rahatsız etmiyorsun. | Open Subtitles | أنت لا تزعجنا على الإطلاق |
| Dostum, bizi rahatsız ediyorsun. | Open Subtitles | يا صاح، أنت تزعجنا |
| Bu konuda artık bizi rahatsız etmeyin. | Open Subtitles | لا تزعجنا بذلك ثانية |
| Bu konuda artık bizi rahatsız etmeyin. | Open Subtitles | لا تزعجنا بذلك ثانية |
| Tekrar ediyorum, bizi rahatsız etme. | Open Subtitles | كما قلت , انت تزعجنا. |
| Dinle, bizi rahatsız ettiğini Gibbs'in öğrenmesine izin veremeyiz. | Open Subtitles | اسمع ، لا يمكن لـ (غيبز) أن يعلم بأنها تزعجنا |
| - bizi rahatsız etmezler. - Söylemesi kolay. | Open Subtitles | لن تزعجنا - أنت بخير - |
| bizi rahatsız etme! | Open Subtitles | كلا لا تزعجنا |
| Sondra artık bizi rahatsız edemeyecek. | Open Subtitles | لن تزعجنا (ساندرا) بعد الان |