| - Efendim. 25 Şubat. Bu adamlar yeniden yakıt alma konvoyunun parçasıydılar. | Open Subtitles | في 25 فبراير, كان هؤلاء الرجال من ضمن قافلة تزويد الوقود |
| - Efendim. 25 Şubat. Bu adamlar yeniden yakıt alma konvoyunun parçasıydılar. | Open Subtitles | في 25 فبراير, كان هؤلاء الرجال من ضمن قافلة تزويد الوقود |
| Evet, yakıt hattını kontrol etmem gerekiyor. | Open Subtitles | نعم.. علي أن أفحص خطوط تزويد الوقود هناك |
| Üç gün sonra yakıt ikmal ekibi adanın kuzey kıyısında bizimle buluşacak. | Open Subtitles | و بعد ثلاثة ايام سنلتقي بفريق تزويد الوقود هنا شمال الجزيرة |
| Ya aynı tipte bir robotik kol, bir uzay aracındaki itici yakıt deposunu sizin ve benim aracıma benzin koyduğum gibi kimyasal çalıştırmayla doldurabilse? | TED | أو ماذا إن كان بإمكان نفس الذراع الآلية تزويد الوقود الدفعي لخزان مركبة فضائية تعمل بنظام الدفع الكميائي كما لو كنا سنزود خزانات السيارات بالوقود؟ |
| Lojistik ve yakıt ikmal üsleri burada. | Open Subtitles | اللوجستيات وقاعدة تزويد الوقود هنا. |
| İşyerinizde sırt roketi inişi ve yakıt aktarımı için bir yer olduğunu düşünün. | Open Subtitles | تخيل وجود مكان للنزول و تزويد الوقود الخاص لـ"جيت باك" متواجدة بمكتبك؟ |