| Şu gizemli işine kaçıp duruyorsun. Şimdi de takip ediliyorum. | Open Subtitles | أنتٍ تستمرين فى العمل بهذا العمل الغامض والآن يتم تتبعى |
| Hikayeyi değiştirip duruyorsun. Ona aşık oldun mu? | Open Subtitles | إنكِ تستمرين في تغيير القصة هل وقعتِ في غرامه؟ |
| Şeytanım deyip duruyorsun. Sana söylüyorum sen kötü biri değilsin. | Open Subtitles | تستمرين بالقول أنكِ الشيطان, دعيني أخبرك, انتِ لست الشيطان. |
| Derler ki, bir şeylerden kaçmaya çalıştıkça kendini sürekli kaçarken bulurmuşsun. | Open Subtitles | تعلمين , يقولون لو تعودت على الهروب سوف تستمرين فى الهروب |
| Derler ki, bir şeylerden kaçmaya çalıştıkça kendini sürekli kaçarken bulurmuşsun. | Open Subtitles | تعلمين , يقولون لو تعودت على الهروب سوف تستمرين فى الهروب |
| Niye daha önce hiç ceset görmemiş gibi davranmaya devam ediyorsun ki? | Open Subtitles | لماذا تستمرين بالتمثيل؟ ذلك انك لم ترين مطلقاً جثة من قبل |
| Bu senin hayal edebildiğin gibi bir şey değil, deyip duruyorsun. | Open Subtitles | إنكِ تستمرين بالقَوْل بأنَّ الأمر ليس كما أتخيله |
| Neden, neden-- Neden daha iyi hissetmem... için bunu söyleyip duruyorsun. | Open Subtitles | لماذا تستمرين بقول هذا كما لو أنه سيجعلني أتحسن ؟ |
| Neden canımı sıkıp duruyorsun? | Open Subtitles | قلت لك بأن تذهبي, لماذا تستمرين بإزعاجي؟ |
| Ve beni arayanların isimlerini unutup duruyorsun. | Open Subtitles | أنت لا تقومين بنسخة في الذاكرة و تستمرين بإسقاط الأسماء |
| Bana her şeyin düzeleceğini söyleyip duruyorsun. | Open Subtitles | أنتي تستمرين بإخباري أن كل شئ سيكون بخير |
| İnsanlara neden onu yedirip duruyorsun? | Open Subtitles | لماذا تستمرين بإطعام الناس جلد لحم الخنزير ؟ |
| Belki sürekli gelen o berbat somon balığı yerine. | Open Subtitles | ربما بدل من ذلك السلمون المروع الذي تستمرين بتقديمه |
| sürekli onu soruyorsun. Hata yaptığımı mı düşünüyorsun? | Open Subtitles | تستمرين في السؤال عنه هل تظنين بأنني أرتكب خطاً |
| Ya seni dinlemezsem? sürekli ortaya çıkacak mısın? | Open Subtitles | ماذا اذا لم استمع اليكى هل سوف تستمرين فى الظهور |
| sürekli bir kaybolup, bir ortaya çıkıyorsun ve bu hiç de komik değil. | Open Subtitles | تستمرين بالظهور والاختفاء ولم يعد ذلك ممتعاً |
| sürekli daha yükseğe çıkıp asla aşağıya bakmazsın. | Open Subtitles | وأنت تستمرين بالنهوض أن لا تنظري للأسفل. |
| Biliyorum, sürekli söylüyorsun. | Open Subtitles | أعلم بإنكِ تستمرين بتذكيري ربما لا أكون مؤهلة في برامجكم |
| Neden ondan emir almaya devam ediyorsun, bilmiyorum. | Open Subtitles | لست أفهم لِم تستمرين في تلقي الأوامر منه. |
| Devamlı işleri bok ediyorsun ve ben de Devamlı kıçını toplamak zorunda kalıyorum ve artık bıktım. | Open Subtitles | مشكلتى هو أنتى , تستمرين أعمال لعينة واستمر أنا بمحاولة حلها ورسيماً قد مللت |
| Karıştırmıyorum. Beni Durmadan buraya getiren sensin. | Open Subtitles | أنا لست كذلك.أنتِ التي تستمرين في احضاري إلي هنا |
| Ve sen beni habire kapı dışrarı edip delirtiyorsun! | Open Subtitles | وانت تستمرين فى طردى وهذا يثير جنونى |
| Niye bu adamdan bahsedip durduğun anlaşıldı. | Open Subtitles | من يعلم لهذا تستمرين بالتحدث عن هذا الرجل |
| Kendini böyle avutmaya devam et. Neyse, yeni bir yiyecek servisi bulalım. | Open Subtitles | حسنا, تستمرين تقنعين نفسك بذلك على العموم, نحتاج لتعيين متعهد حفلات جديد |
| Kardeşini görmeye devam edeceksin çünkü aranızda hâlâ duygusal bir bağ var. | Open Subtitles | انت تستمرين برؤية اختك لانك لازلتي مرتبطة بها عاطفيا |