| Bunu kendime yapmadım ben. Bana inanmalısınız. Ben hastayım. | Open Subtitles | لم أفعل هذا بنفسي يجب أن تصدقوني , أنا مريضة |
| Çocuklar, bana inanmalısınız. Çift taraflı ajan değilim. | Open Subtitles | يا رجال ، يجب أن تصدقوني أنا لستُ عميلاً مزدوجاً |
| Şimdi bana inanmıyorsunuz, fakat size bunların açlıktan ölen bir adamın basit sözleri olmadığını göstereceğim. | Open Subtitles | لا تصدقوني الآن ولكني سأثبت لكم بأن كلماتي ليست صادرة من رجل جائع ومجنون |
| Ve bana inanmıyorsanız, gsm operatörünüze, sizinle ilgili neleri kaydedip sakladıklarını sorun. | TED | وإذا كنتم لا تصدقوني ، اسألوا شركات هواتفكم النقالة عن ماهية المعلومات التي يحتفظون بها عنكم. |
| Bana inanmıyor musunuz? O halde yiyin. | Open Subtitles | ، لم تصدقوني . إذن لا تأكلوها |
| Bunu söylememe gerektiğini biliyorum ama bu seferlik bana inanmak zorundasınız gerçekten. | Open Subtitles | أعلم بأنه ليس عليّ قول ذلك لكن يجب عليكم يارفاق أن تصدقوني هذه المره |
| Bugün başıma gelenleri anlatsam hayatta inanmazsınız. | Open Subtitles | لن تصدقوني إذا أخبرتكم ما حدثَ معي اليوم |
| - O zaman bana inanıyor musunuz? | Open Subtitles | إذاً أنتم تصدقوني ؟ |
| - İnanmalısınız. | Open Subtitles | إنّها مهمتي أن أبقيه حيّاً، يجب أن تصدقوني. |
| Çıldırmadım, bana inanmalısınız, doğruyu söylüyorum. | Open Subtitles | لست مجنونة عليكم ان تصدقوني انها الحقيقة |
| Bana inanmalısınız, öyle, öyle. | TED | يجب فقط ان تصدقوني انها كذلك,انها كذلك |
| Bana inanmalısınız. Sadece size yardım etmeye çalışıyordum. Hepsi bu. | Open Subtitles | عليكم ان تصدقوني اريد فقط مساعدتكم |
| - Bana inanmıyorsunuz, değil mi? | Open Subtitles | أنتم لا تصدقوني , أليس كذلك ؟ وقت الذهاب للمدرسة |
| Neden bana inanmıyorsunuz? | Open Subtitles | لماذا لا تصدقوني ؟ |
| Bana inanmıyorsanız slaytları sonra alıp biraz uğraşıp aynı olduklarını görebilirsiniz. | TED | وإن كنتم لا تصدقوني يمكنك الحصول على الشرائح لاحقاً وعمل بعض الفنون والأعمال اليدوية لمعرفة إن كانوا متطابقين. |
| Eğer bana inanmıyorsanız, Bulduğum şu kitaba bakın. | Open Subtitles | إن لم تصدقوني فانظروا إلى هذا الكتاب الذي وجدته |
| Bana inanmıyor musunuz? | Open Subtitles | ألا تصدقوني ؟ |
| Ama biz yanlış bir şey yapmadık. Siz...siz bana inanmak zorundasınız. | Open Subtitles | واكني لم أقم بعمل شيء ينبغي ان تصدقوني |
| Bunu açıklamaya kalksam bana inanmazsınız. | Open Subtitles | إذا حاولتُ تفسيرَ هذا لكم لن تصدقوني |
| Artık bana inanıyor musunuz? | Open Subtitles | هل تصدقوني الأن؟ |
| Bana asla inanmadınız o yüzden bu kez kanıt getirdim, şeytani ikiz. | Open Subtitles | أنتم لم تصدقوني من قبل و لهذا هذه المرة أحضرت معي دليلاً توأم العميد |
| Bana inanmayabileceğiniz ihtimaline karşı. | Open Subtitles | ربمالانكملن تصدقوني. |