| Ama yukarı çıkıp uyumaya çalışmalısınız. | Open Subtitles | لكنني اريد منك ان تصعدي للاعلى و ان تحاولي ان تنامي |
| Belkide yukarı çıkıp biraz daha çalışmalısın. Ne? | Open Subtitles | ربما يجب أن تصعدي إلى . الأعلى و تدرسي قليلاً |
| - Hayır, her şey yolunda. yukarı çıkıp biraz daha uyumak ister misin? Veya... | Open Subtitles | لا ,كل شئ على ما يرام , لما لا تصعدي وترتاحي قليلا بالاعلى ؟ |
| Kendine bir bak uçağa bin ya da binme, her ne istiyorsan ama burda böylece oturmazsın tekila içerek ve bahaneler uydurarak | Open Subtitles | انظري . الأمر متروك لكِ اصعدي الطائره أو لا تصعدي الطائرة ايهما تختاري |
| Connie, lütfen. Bunu konuşabiliriz. O uçağa binme. | Open Subtitles | كوني ، أرجوك ، يمكننا الحديث عن الآمر لا تصعدي إلى تلك الطائرة ، أنتظري أرجوكٍ |
| yukarı kata çıkıp rampayı takip et. | Open Subtitles | عليكِ أن تصعدي الدرج .. و إتْبَعِي الطريق المنحدر |
| Ama yukarı çıkıp uyumaya çalışmalısınız. | Open Subtitles | لكنني اريد منك ان تصعدي للاعلى و ان تحاولي ان تنامي |
| Sana yukarı kata çıkıp yatağına dönmeni tavsiye ederim, yoksa sabrımı kaybedeceğim. | Open Subtitles | الآن ، أقترح أن تصعدي للطابق الأعلى وتعودي للفراش قبل أن أفقد صبري |
| yukarı kata çıkıp rampayı takip et. | Open Subtitles | عليكِ أن تصعدي الدرج .. و إتْبَعِي الطريق المنحدر |
| Neden ben bakıcıyı evine bırakırken, sen de yukarı çıkıp kışkırtıcı bir şeyler giymiyorsun? | Open Subtitles | لمَ لا تصعدي إلى الدور العلويّ و ترتدي شيئاً غير مريح، بينما أوصّل جليسة الأطفال إلى بيتها؟ |
| yukarı çıkamazsın. Temizlik yapıyorum. | Open Subtitles | . لا ، لا تستطيعين أن تصعدي إلى الأعلى الآن . أنا أنظف هناك |
| Nasıl oluyor o iş? Bir uçak var, ona biniyorsun 20 saniye boyunca neredeyse dümdüz yukarı çıkıyor sonra da sanki çarpacakmış gibi yere iniyor ve bunu hiç durmadan sürekli yapıyorlar kaç kez kustuğunu umursamıyorlar bile. | Open Subtitles | إنه مُحكم للغاية، تصعدي على هذه الطائرة التي تصعد سريعا لحوالي عشرون ثانية |
| yukarı çıkıp da üstünü değiştirmelisin. | Open Subtitles | حسنا, ينبغي عليك ان تصعدي الى فوق وتغيري. |
| Tamam, şimdi yukarı çıkıp misafirlerine hiçbir şey yokmuş gibi davran. | Open Subtitles | حسناً، يجب أن تصعدي إلى هناك وتلعبي دور المضيفة، كأن شيئاً لم يكن. |
| Pekâlâ, neden yukarı çıkıp herkese ne giyeceğini göstermiyorsun? | Open Subtitles | حسنا لما لا تصعدي وتري الجميع ما الذي سوف ترتديه |
| yukarı çıkıp güzelce banyo yapsana. | Open Subtitles | لماذا لا تصعدي لأعلي وتنظفي نفسك؟ |
| - Storm, beni yukarı gönderebilir misin? - | Open Subtitles | ستورم , هل تستطيعين ان تصعدي بي لاعلي؟ |
| Sonya, sakın o şeye binme. | Open Subtitles | سونيا لا تصعدي على متن هذا الشيء |
| O arabaya binme lütfen. | Open Subtitles | لا تصعدي في تلك السيارة، أرجوكِ. |
| - Bu uçağa binme. | Open Subtitles | لا تصعدي هذه الطائرة |