| Beni rahatsız eden bazı şeylerle ilgilenecek zamanınız var mı, acaba? | Open Subtitles | هل لديك بعض الوقت لفحص بعض الأشياء التي كانت تضايقني ؟ |
| Arkadaşlarımla gezmeye giderken Beni rahatsız etme diye kaç defa söyledim. | Open Subtitles | قلت لك لا تضايقني ثانية عندما أكون في جولة مع أصدقائي |
| Bu göl canavarı teorisi Beni rahatsız ediyor. | Open Subtitles | إن نظرية وحش البحيرة كلها , تضايقني |
| Ryan, benimle dalga geçme. Strese girdiğimde, bileğim acıtıyor. | Open Subtitles | لا تضايقني , عندما أكون مضغوطة , كاحلي يؤلمني |
| - Özür dile yoksa cezalandırılacaksın. - Ama anne, Beni rahatsız ediyordu! | Open Subtitles | اعتذري والا ستعاقبين لكن ، أماه لقد كانت تضايقني |
| Eline geçen her fırsatta beni taciz ediyor ve dur durak nedir bilmiyor. | Open Subtitles | إنها تضايقني في كل مناسبة، ولا تتوقف أبداً |
| O hasta kim ki sabah akşam başımın etini yiyorsun? | Open Subtitles | الموضوع؟ هذا حول أسبوع لمدة ونهاراً ليلاً به تضايقني كنت الذي المريض هذا بالضبط هو من |
| - Beni rahatsız eden bir çift nokta vardı ,öylesine düşünüyordum Buraya gelip bunları aydınlatmayı umdum. | Open Subtitles | هناك عدة نقاط تضايقني لذا فكرت بالمجيء وتوضيحها |
| Neden gelip kilisemde Beni rahatsız ediyorsun? | Open Subtitles | و بأي حق تأتي إلى هنا و تضايقني في كنيستي؟ |
| Demek ki bir daha Beni rahatsız etmeyeceksin. | Open Subtitles | أعتقد أن معنى هذا أنك لن تضايقني بعد الآن |
| - Beni rahatsız etmiyor. - Beni rahatsız ediyor. At onu. | Open Subtitles | إنها لا تضايقني - إنها تضايقني، ارميه بعيداً - |
| Görüntü olarak Beni rahatsız ediyor, ama buna karşı koymuyorum. | Open Subtitles | إنها تضايقني كصورة، ولكني لا أرفضها. |
| Bu artan küstahlıklar Beni rahatsız ediyor Solitaire. | Open Subtitles | بدأت هذه الإشارات تضايقني |
| Bay Bennet, neden benimle dalga geçiyorsunuz? | Open Subtitles | سيد (بينيت) كيف تضايقني هكذا يا سيد (بينيت)؟ |
| Bay Bennet, neden benimle dalga geçiyorsunuz? | Open Subtitles | سيد (بينيت) كيف تضايقني هكذا يا سيد (بينيت)؟ |
| - Beni rahatsız ediyordu. | Open Subtitles | بماذا دعوتِ أختك لقد كانت تضايقني |
| Eğer kendinden bu kadar eminsen niye karımın cesedi hakkında beni taciz ediyorsun? | Open Subtitles | لو كنت واثقاً هكذا من نفسك لماذا تضايقني بجثة زوجتي؟ |
| Geldiğinden beri başımın etini yiyorsun! | Open Subtitles | أنت دائما تضايقني كلما أتيت إلى هنا |
| Canın sıkkın olunca beni de sıkıyorsun sonra da sinirlerim bozuluyor. | Open Subtitles | انت تتضايق الآن و تضايقني حتى اصبح عصبية |
| Şu videoda gördüğümüz soda canımı sıkıyor. | Open Subtitles | علبة الصودا التي رأيناها بالفيديو كانت تضايقني |
| Halen yalnız kalmak istiyorum ve siz yine de Beni rahatsız ediyorsunuz. | Open Subtitles | مازلت أريد البقاء لوحدي وأنت مازلت تضايقني الآن ؟ |