| Benimle dalga geçme Axel. Şimdi olmaz. Haydi, evine git. | Open Subtitles | "لا تعبث معي "أكسل ليس الآن ، إذهب إلى المنزل |
| - YARATIKLAR, BENİMLE DALGA MI GEÇİYOR? | Open Subtitles | هل هي تعبث معي ؟ لا , أنا جادة. هي فعلا جادة. |
| Benimle uğraşma pislik. Beni boş yere tutukladın! | Open Subtitles | لا تعبث معي ، أيّها الحقير قبضت عليّ بدون سبب |
| Benimle taşak geçersen seni ve bu hayatta her kimi tanıyorsan hepsini öldürürüm. | Open Subtitles | تعبث معي سوف أقتلك وكل شخص تعرفه في حياتك |
| Bana maval okuma Al! Beni aptal yerine koyma. Beni aptal yerine koymak mı istiyorsun? | Open Subtitles | لا تعبث معي آل,لا تحاول أبداً خداعي هل تريد أن تحرجني أو أن تسخر مني؟ |
| Patty, seni uyarıyorum. Bu gece Bana bulaşma. | Open Subtitles | باتي ، وانا تحذير لكم ، لا تعبث معي هذا المساء. |
| Los Angeles'da üç tane, Phoenix'de de iki tane orospu Benimle alay etmişti. | Open Subtitles | هناك ثلاث كلبات في لوس انجليس واثنان في فينيكس لذلك تعبث معي |
| Artık Benimle kafa bulamayacaksın yakışıklı. | Open Subtitles | لن أتركك تعبث معي بعد ذلك أيها الفتى الجميل |
| Benimle oyun oynama. Anında canına okurum. | Open Subtitles | لا تعبث معي يا صاح,سأركل طيزك بقسوة إلا أن تغطيه القذارة |
| Eğer Benimle uğraşmak istiyorsan ben de seninle uğraşırım. | Open Subtitles | إذا كنت تريد أن تعبث معي سوف أعبث معك أيضاً |
| Geri döndüğüm ilk gün Benimle dalga geçme, adamım. | Open Subtitles | لا تعبث معي أبداً في أول يوم لي بعد العودة |
| Gördüğün gibi benim günüm seni tutuklamamı gerektiriyor, ve sadece Benimle dalga geçtiğin için değil. | Open Subtitles | ولكن كما ترى الآن، يومي يتضمّن إلقاء القبض عليك، وهذا ليس بسبب أنّك تعبث معي فحسب. |
| Benimle dalga mı geçiyorsun yoksa ne, anlaşmamız bu değil. | Open Subtitles | هل تعبث معي. لم يكن هذا ما اتفقنا عليه |
| Benimle dalga geçme Ben, hiç havamda değilim. | Open Subtitles | لا تعبث معي بن انا لست بمزاج جيد |
| - İnsanları rahatsız etmeyi bırak, tilki. - Benimle uğraşma. | Open Subtitles | كفى ازعاجاً للناس ، يا مؤخرة الحكيم لا تعبث معي يا تانتــــــو |
| Ama bir gecede olacak iş değil. O yüzden Benimle uğraşma. | Open Subtitles | لكن هذا لن يحدث بين ليلة و ضحاها، لذا لا تعبث معي. |
| Belki de çocuk sandığın kadar akıllı değildir. Benimle uğraşma! | Open Subtitles | ربما الصبي ليس ذكي كما توقعته لا تعبث معي |
| - Benimle taşak geçme. - Benimle taşak geçme. | Open Subtitles | لا تعبث معي يا رجل - أعرف ماذا تنوي أن تفعل - |
| O yüzden Bana maval okuma, Morgan. | Open Subtitles | -لذا لا تعبث معي يا (مورغان )! -حسناً، لقد نلت منّي |
| - Bana bulaşma seni göt herif. - Sakin ol adamım. | Open Subtitles | لا تعبث معي أيها السافل على مهلك , يا رجل |
| Benimle alay etmek seni eğlendiriyor değil mi? | Open Subtitles | هل تعبث معي لأنك تستمع بذلك؟ وما السبب الآخر؟ |
| Şu an Benimle kafa buluyor-- | Open Subtitles | حسنا , الان اشعر كأنك تعبث معي ايريد احدكم شيء آخر ؟ |
| Benimle oyun oynama. Arkanı kollasan iyi edersin. | Open Subtitles | لا تعبث معي يارجل من الأفضل لك أن تنتبه لنفسك |
| Benimle uğraşmak istemezsin, tamam mı? | Open Subtitles | كانت قبلةً ضعيفه لا تريد أن تعبث معي.. |
| - bana bulaşmak istemezsin ihtiyar. | Open Subtitles | اسمع أيها العجوز لا تريد أن تعبث معي |
| Tüm hayatım boyunca insanlar benimle uğraştı. | Open Subtitles | الناس كانت تعبث معي طوال حياتي |