"تعرف أنّي" - Translation from Arabic to Turkish

• olduğumu biliyorsun
• biliyordun
• olduğumu bilmeni
• Biliyorsun ki

İnatçı olduğumu biliyorsun, Teal'c, ama bu savaş, sanırım, kazanamayacağım bir savaş.
تعرف أنّي عنيد يا (تيلك)، لكنّي أخشى أنّها معركة لن أفوز بها

Yetenekli olduğumu biliyorsun.
لذا تعرف أنّي صادق

Silahlı olduğumu biliyorsun, değil mi?
تعرف أنّي مسلّحة، صحيح؟

Ailemi bırakıp buraya gelmeyeceğimi biliyordun.
تعرف أنّي ما كنت لأوافق على المجيء و ما كنت لأترك عائلتي أعرف أنّك عنيد؟

Jennifer Wong kim ki? Dana eti kullanacağımı biliyordun.
"كنت تعرف أنّي أستخدم لحم العجل، لذا فإنّك ذهبت للجزّار مُباشرة، واشتريت كلّ ما لديه."

Çünkü benim de babam kadar kötü bir baba olduğumu bilmeni istemedim.
لأنّي لمْ أردكَ أنْ تعرف أنّي أبٌ سيّءٌ كما كان هو

Biliyorsun ki, Fasulye Bebek balonu patladığında, bütün paramı kaybettim.
تعرف أنّي خسرتُ مالي عندما انفجرت فقاعتي.

Yazar olduğumu biliyorsun.
تعرف أنّي كاتب.

Haklı olduğumu biliyorsun.
أنت تعرف أنّي محقّة

Tiancheng'in en hızlı silah çeken adamı olduğumu biliyorsun.
أنتَ تعرف أنّي الأسرع في (تيان شينغ).

- Haklı olduğumu biliyorsun.
-أنت تعرف أنّي مُحق .

Geleceğimi biliyordun.
-أكنت تعرف أنّي قادم؟

Onları isteyeceğimi biliyordun. Doğrudur.
-كنت تعرف أنّي سأرغب به

Onun evet demek olduğunu biliyordun.
"تعرف أنّي كنت أقصد "نعم

Bak çok fazla konuşmadığımızı biliyorum, ...ama senin için burada olduğumu bilmeni isterim.
أسمع، أعرف أننا لا نتحدث كثيرًا، لكني فقط أريدك أن تعرف أنّي هنا لأجلك.

Minnettar olduğumu bilmeni isterim.
أريدك أن تعرف أنّي أقدّرُ ذلك.

Buna her zaman pişman olduğumu bilmeni istiyorum.
أردتك فقط أن تعرف أنّي ندمت على ذلك

Ayrıca Biliyorsun ki ben ölürsem kızını asla geri alamazsın.
لأنّكَ تعرف أنّي إذا متُّ، لن تعود أبداً لابنتك.

Biliyorum. Ama sen de Biliyorsun ki düşük bütçeli, klasik 80'ler sitcomu tehlikesine bayılırım.
لكنّك تعرف أنّي أحبّ مشاهد كوميديا الخطر الكلاسيكيّة.