| Piyano çalıyor. Yetenekli. Piyano çalmak için göz gerekmez ama kulak gerekir. | Open Subtitles | إنها تعزف على البيانو, موهوبة على ما أسمع أنت لست بحاجه إلى عيناك لتعزف عليه |
| Banço bile çalıyor. Buna rağmen, işe daha fazla zaman ayırmalıyım. | Open Subtitles | إنها تعزف على آله البانغو, على الرغم من أنه علي قضاء وقت أكبر في العمل |
| İnternete bayıldım. Şuradaki piyano çalan yavru kediciğe bakar mısın. | Open Subtitles | أحبّ الانترنت أعني، انظري لتلك الهريرة التي تعزف على البيانو |
| Akşamları sen eve geldiğinde piyano çalarken görmelisin. | Open Subtitles | تراها فى غرفه المعيشه ... تعزف على البيانو او القيثاره |
| Gitarı güzel çalıyorsun ama basketbolu beceremiyorsun. | Open Subtitles | من الجيّد أنّكَ تعزف على الجيتار، لأنّكَ فاشلٌ في لعب كرة السلّة. |
| Borazan çalabildiğini bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعلم انك تعزف على البوق. |
| Çok güzel bir orkestrada klarnet çalıyor olacak. | Open Subtitles | تعزف على الكلارنيت في أوركسترا راقية للغاية. |
| Yüksek işletmeden mezun oldu ve üç tane enstrüman çalıyor. | Open Subtitles | هي تخرجت من كلية الاعمال وهي تعزف على ثلاثة الات موسيقية |
| Benim kızım, çello çalıyor. | Open Subtitles | إبنتي هي من تعزف على الكمنجة الكبيرة |
| Hatırlayamadım da. Sen bir enstrüman çalıyor muydun? | Open Subtitles | لا أعلم، هل تعزف على آلة للعزف؟ |
| Kız kardeşi üç enstrüman çalıyor. | Open Subtitles | شقيقتها تعزف على ثلاث الات موسيقية |
| Balkonlarda çalan mızıkalarla bir hapishanede yaşıyorduk. | Open Subtitles | عِشنا في سجون حيث كانوا الفِرق النحاسية تعزف على الشرفات |
| Sen davulunu çalarken ben onunla yalnız kalacağım. | Open Subtitles | وأنا سأعلق معه بينما تعزف على الطبل |
| House, 9. sınfta aldığın gitarı çalıyorsun. | Open Subtitles | انفصاله عن اي نوع من الاتصال هاوس,انت تعزف على غيتار تلقيته في الصف التاسع |
| 2 telle çaldığını öğrendiklerinde içlerinden biri çalmak için daha iyi bir şeylere ihtiyacın olacağını düşünmüş. | Open Subtitles | حينما علم الناس بإنك كُنت تعزف على وترين فقط، بعضهم رأى بإنه ينبغي عليك أن تعمل على شئ أفضل. |
| Piyano çalabildiğini duydum. | Open Subtitles | سمعت أنك تعزف على البيانو. |
| Döküntü bir gitar çalar ve dilenirdi. | Open Subtitles | وكانت تعزف على جيتار مهترء وتطالب بعض النقود |
| Gençken gitar, piyano ve keman çalardı. | Open Subtitles | وهي تعزف على الغيتار والبيانو، والكمان منذ أن كانت صغيرة، |
| Hatırlıyorum da eskiden Whistle durağına gider senin Murfreesboro'da çalmanı izlerdim. | Open Subtitles | أتذكر كنت أذهب دائماً إلى حانة (ويسل ستوب) وأراك تعزف على المارفريسبورو |
| Luke, sen bir melek gibi piyano çalıyordun. | Open Subtitles | لوك، كنت تعزف على البيانو ألحانا كأنها الملائكة |
| - Evet. - Şu şeyi çalıyorsunuz, insanlar da size pere veriyor. | Open Subtitles | أنت تعزف على ذلك الشيء و الناس يعطونك المال. |