| O yüzden şimdi pazarlık yapmanın tam zamanı. -Altı milyon. -Altı milyon çok. | Open Subtitles | ستدفعين الثمن بطريقة أو بأخرى، عليك أن تفاوضي الآن. ٦ مليون دولار. |
| - Çok tuhaf pazarlık ediyorsun. - Tek kuruşumuz bile yok. | Open Subtitles | ـ إنه أسلوب تفاوضي غريب ـ ليس بحوزتنا نقود |
| Bunun pazarlık için bir fırsat olduğuna eminim. | Open Subtitles | أنا متأكد من أن هذا مجرد عرض تفاوضي |
| Senin yolun bu. Hizmet etmeyecek, pazarlık yapmayacaksın. | Open Subtitles | انت لن تخدمي او تفاوضي |
| Başka bir ücret için pazarlık yapacaktın. | Open Subtitles | .تفاوضي بسعرٍ آخر |
| pazarlık için harika bir konumdasınız. | Open Subtitles | أنت في موقف تفاوضي ممتاز |