| Bomba İmha Ekibi etkisiz hale getirdi ama Fenten'i bulamamışlar, patron. | Open Subtitles | فرقه تفكيك القنابل قاموا بتعطيلها بالفعل ولكن رئيس لقد فقدوا فينتن |
| Haydi Bomba İmha Robotu. Sen son umudumuzsun. | Open Subtitles | هيا يا آلي تفكيك القنابل انت اخر امل لنا |
| Bomba ekibi onu ne hareket ettirebileceklerini ne de imha edebileceklerini söylediler. | Open Subtitles | لا تستطيع فرقة تفكيك القنابل تعطيلها أو تحريكها. |
| Neden emniyet sübabını söküp içindeki tornavidayı almıyoruz? | Open Subtitles | لماذا لا يتم تفكيك صمام الامان وابعاد المفك؟ |
| - Kendimi Demonte edeyim mi? | Open Subtitles | هل يجب ان ابداْ فى تفكيك نفسى؟ |
| Zaman geçiyor ve ekip isteksizce sualtı stüdyosunu sökmeye başlıyor. | Open Subtitles | انتهى الوقت، ويبدأ الفريق على مضض في تفكيك الاستوديو المائي |
| Ne yazık ki, düzenbaz biri olup çıkıp hayali bir terör örgütün dağıtmak niyetinde. | Open Subtitles | وإنه أصبح متمرداً، يعتزم على تفكيك شبكة إرهابية وهمية، للأسف. |
| Arabayı çekiciden ayırmaya çalışan bir ahmak görmüşler. | Open Subtitles | يقولون أنهم شاهدوا أحمق هنا يحاول تفكيك سيارة |
| Bomba imha ekibi tünele bir adam gönderecek. | Open Subtitles | فريق تفكيك القنابل جاهز لإرسال أحد رجالنا بالنفق |
| Bomba imha ekipleri kullanır. Denemek iyi olur dedim. | Open Subtitles | فرقة تفكيك القنابل تستخدمها وفكّرت بأن أستخدمها. |
| Boston Polisi bomba imha ekibini hazır etsin. | Open Subtitles | أعلموا الشرطة ولتكن فرقة تفكيك القنابل على أهبة الاستعداد، وأعلموني حين يتمّ ذلك |
| Bomba imha ekibi orayı arayacak. | Open Subtitles | فرقة تفكيك المتفجّرات على وشك الدخول و البحث عنها. |
| LAPD bomba imha ekibi aleti etkisi hâle getirdi. | Open Subtitles | فرقة تفكيك القنابل بشرطة لوس أنجلوس عطلت الجهاز |
| Sonrasında ise bomba imha ekibi arabamı çevrelemişti. | Open Subtitles | الشيء التالي الذى أعلمه أن فرقه تفكيك القنابل متجمعين حول سيارتى |
| Bay Fitch araca bindiğinde, silahı söküp etkisiz hale getirmeye çalışabiliriz. | Open Subtitles | بعد أن يكونا متضمنا،يمكننا المحاولة في تفكيك و تعطيل الجهاز |
| Demonte. | Open Subtitles | تفكيك. |
| Merkez, bombalar etkisiz hale getirildi. Duyuyor musun? | Open Subtitles | زيرو , لقد تمَ تفكيك ألقنابل هل تسمعُني ؟ |
| Mürettebata Galactica'daki teçhizatı sökmeye başlaması emrimi ilet. | Open Subtitles | أعطي الأوامر، أريد الطاقم أن بيدأ تفكيك السفينة |
| Ne yazık ki, düzenbaz biri olup çıkıp hayali bir terör örgütün dağıtmak niyetinde. | Open Subtitles | وقال انه ذهب المارقة، للأسف تنوي على تفكيك شبكة ارهابية وهمية. |
| Arabayı çekiciden ayırmaya çalışan bir ahmak görmüşler. | Open Subtitles | يقولون أنهم شاهدوا أحمق هنا يحاول تفكيك سيارة |
| Dört yaşında, babam bana bir bilgisayarın nasıl parçalara ayrılıp tekrar birleştirileceğini gösterdi. | TED | في عمر الأربع سنوات، أراني والدي كيفية تفكيك جهاز الكمبيوتر و تجميعه مرة أخرى. |
| Yabancı üslerin sökülmesini istiyoruz! | Open Subtitles | . نحن نريد تفكيك القواعد الأجنبيه |
| Asimov neredeyse tüm organizasyonu parçalamayı başardı, | Open Subtitles | اسيموف قريبا من تفكيك المنظمة بأكملها وذلك بفضل منه، |
| Bu ülkenin büyük yasa... ve düzen geleneklerinden birini parçalamaya çalıştığını biliyor musun? | Open Subtitles | تعلم بأنها تحاول تفكيك إحدى مؤسسات هذه البلاد العظيمة للقانون والنظام؟ |
| Mühendisliği ve nesnelerin nasıl çalıştığını, okulda değil, parçalarına ayırarak ve bu inanılmaz derecede karmaşık cihazları inceleyerek öğrendim. | TED | تعلمت عن الهندسة وكيفية عمل الأشياء، ليس في المدرسة لكن من خلال تفكيك ودراسة هذه الأجهزة المعقدة بشكل رائع. |