| Aynanın acıtmayacağını biliyor olsanız bile koltuktan atlar ve bağırarak odadan koşar adımlarla çıkarsınız. | TED | رغم معرفتك أن المرآه لا تؤلم، سوف تقفز من الكرسي وتهرب وأنت تصرخ خارجاً من الغرفة. |
| Kediler damdan atlar ve onlara hiçbir şey olmaz. Hadisene. Atla. | Open Subtitles | القطط تقفز من الاسطح و تسقطعلى الارض بلا أى جروح اذن ، اقفزى يا ماجى |
| Tekneden atladın, karaya çıktın, çocuğun yanına döndün. Çocuk nerede? | Open Subtitles | تقفز من السفينة , تعود إلى الشاطئ , إلى الصبي |
| Neden pencereden atladın? | Open Subtitles | ماذا دهاك حتى تقفز من النافدة به الطريقة؟ |
| Yani uçaktan atlamak yerine, değil mi? | TED | ب.ج. : بدلا من أن تقفز من طائرة، أليس كذلك؟ |
| Eğer trenden atlamak istersen bayağı uzağa atlaman lazım. | Open Subtitles | واذا كنت تريد.. ان تقفز من القطار انها قفزة طويلة على كل حال |
| Sana en yakın apartmandan aşağı atlamanı öneririm. | Open Subtitles | اذا انا أقترح ان تقفز من علي أقرب سطح منزل |
| Yeni kız arkadaşın köprüden atlamanı istese, onu da yapacak mısın? | Open Subtitles | إذا صديقتك الجديدة أرادت أن تقفز من جسر هل كنت تعمل ذلك؟ |
| Bir kadın bir binadan atlıyor. Bir adam barın dışında ağır bir cisimle dövülerek öldürülüyor. | Open Subtitles | امرأة تقفز من سطح مبنى، رجل يُضرب خارج حانة |
| Kediler damdan atlar ve onlara hiçbir şey olmaz. Hadisene. Atla. | Open Subtitles | القطط تقفز من الاسطح و تسقطعلى الارض بلا أى جروح اذن ، اقفزى يا ماجى |
| Tahta kanatlarla uçurumdan ne tür bir aptal atlar ki? | Open Subtitles | ماهو الذكاء في ان تقفز من تل مربوطاً ببعض الاخشاب ؟ |
| Her bahar çitten atlar ve hamile kalırdı. | Open Subtitles | كل ربيع, تقفز من على السياج, وتحمل |
| Neden kamyonetten atladın Jack? | Open Subtitles | ما الذي جعلك تقفز من الشاحنة يا جاك ؟ |
| Bileğine bağlı bir ip ile yüksekten atlamak. | Open Subtitles | هو أن تقفز من مكان عال وأنت معلق بحبل حول كاحلك. |
| Biraz görüş egzersizi yapacağız. Uçaktan atlamak üzereymişsin gibi düşüneceksin. Gökyüzüne ne kadar yakın olursan sonuç o kadar iyi olur diye düşündüm. | Open Subtitles | انا أعرف سوف نقوم ببعض تمارين التخيل و سوف تتخيل أنك سوف تقفز من طائرة و أظن أن من الأفضل أن نكون أقرب للسماء |
| Ağzında bıçakla neden bir helikopterden atlamak isteyesin ki? | Open Subtitles | ما الذي سيجعلك تقفز من هلكوبتر مع سكين في فمك ؟ |
| Yeni kız arkadaşın köprüden atlamanı istese, onu da yapacak mısın? | Open Subtitles | إذا صديقتك الجديدة أرادت أن تقفز من جسر هل كنت تعمل ذلك؟ |
| İnsanlar o köprüden sürekli atlıyor, bir şey olmuyor. | Open Subtitles | الناس تقفز من هذا الجسر طوال الوقت ولا شئ يحدث |
| Böyle olunca balık denizden atlıyor gibi duruyor. | Open Subtitles | اترى , انه يبدو الآن كسمكة تقفز من الماء |