| Evet, o öncedendi Bu bugün. Ben hallettim. | Open Subtitles | نعم هذا كان في في المرة الاخيرة لكن هذا اليوم,تكفلت بالامر. |
| hallettim. Sorun yok. | Open Subtitles | لقد تكفلت بالأمر، نحن علي مايرام. |
| Dün hallettim ben bu işi. | Open Subtitles | ذلك كان من الامس وانا تكفلت بة |
| Diş perisini ben mi halledeyim yoksa annen çoktan halletti mi? | Open Subtitles | حسنًا، هل سأتكفل بها لجني الأسنان أم والدتكِ تكفلت بأمرها؟ |
| Karını hiç terk etmeyeceğini biliyordu, bu yüzden o da sorunu kendi halletti. | Open Subtitles | علمتْ أنكَ لم تكن لتترك زوجتك لذا فقد تكفلت بالأمر من أجلك |
| - Faden'ı hallederim. - Şu bahsettikleri yarasa ne olacak? | Open Subtitles | ."لقد تكفلت بأمر "فايدن - حسناً، ماذا عن ذلك الوطواط الذي يتحدثون عنه؟ |
| - Bölgede yetkisiz personel var. - Şunun icabına bakar mısın? | Open Subtitles | شخص غير مصرح له في المنطقة - هلا تكفلت بهذا؟ |
| Temizlik sorunumuzu bir güzel hallettim. | Open Subtitles | لقد تكفلت بأمر تطهير كامل هذا المكان |
| - Sana demiştim, her şeyi hallettim. | Open Subtitles | أخبرتك من قبل، لقد تكفلت بكل شيء |
| Para işini ben hallettim ve Jersey'deki güzel kız kardeşlerim paraların ödenmesi ve gemiye yüklenmesiyle ilgilendi. | Open Subtitles | تكفلت بجميع الأمور المالية, وأختاي الجميلاتان في "جيرسي" اهتممن بالشراء والشحن. |
| hallettim. Her şey kontrol altinda. | Open Subtitles | تكفلت بذلك، تمّ الإهتمام بكلّ شيء |
| Baba, onu hallettim, meraklanma. | Open Subtitles | تكفلت بالأمر أبي لا تقلق |
| Çaylak, bu işi hallettim. | Open Subtitles | -أيها المستجد، لقد تكفلت بهذا الأمر |
| Sakin ol, canım. Sen rüyanda bana James diye seslenirken, ben her şeyi hallettim. | Open Subtitles | اهدئي يا عزيزتي، بينما كنت تحلمين بي وتناديني (جيمس)، تكفلت بكل شيء |
| Nakliye şirketi her şeyi halletti. | Open Subtitles | شركة النقل تكفلت بكُل شئ. |
| - halletti. | Open Subtitles | - هي تكفلت بهم |
| Ben hallederim, sağ ol. | Open Subtitles | حسناً, لقد تكفلت بالامر, شكراً |
| Ben hallederim, güven bana. | Open Subtitles | لقد تكفلت بذلك , ثقي بي |
| hallederim. Sorun değil. | Open Subtitles | لقد تكفلت بالأمر، كل شيء بخير |
| Arıların icabına baktım. | Open Subtitles | لقد تكفلت بالأشباح |