| Elbette, dijital bir devrim olduğu için, telefonu kurmanın bedeli de düşüyor. Bu durumda daha da çarpıcı olurdu. | TED | وبطبيعة الحال , إذا كانت تكلفة تركيب الهاتف تنخفض , بسبب وجود الثورة الرقمية, قد يكون الأمر أكثر درامية. |
| Ama düşünecek olursanız, uluslararası standartlar belirlemenin maliyeti mafiş, hiç birşey! | TED | إذا فكرتم بها، فان تكلفة إصدار القوانين العالمية هي لا شئ. |
| Ne zaman bir şey son aşırı düşük maliyet olursa onun fiyatı bir bütün olarak tırmanmaya elverişlidir. | TED | عندما يصبح شيء ذي تكلفة منخفضة للغاية فإنه يصبح قابلا للتطوير على نطاق واسع. |
| Yirmiden fazla kıtalar arası uçuşun maliyetini dert etmiyoruz değil mi? | Open Subtitles | ولا يوجد قلق من تكلفة لـ20 رحلة خاصة أخرى عبر القارات؟ |
| Sağlık sisteminin Amerika'da pahalı olması kısmen bu davalar ve sağlık sigortaları nedeniyledir. | TED | تكلفة الرعاية الصحية العالية في الولايات المتحدة يعود جزئيا إلى تكاليف التقاضي والتأمين |
| Buradan yüzük kutusu almaya bile param yetmez gibi geliyor bana. | Open Subtitles | لديّ شعور أنه لايمكني تحمل تكلفة صندوق خاتم في هذا المكان |
| Şimdi, geleneksel tepki tabiki de asgari ücreti gerektiren işleri arttırmak oldu. | TED | الآن سيكون رد فعل الأرثوذكس بالطبع، هو رفع تكلفة وظائف الحد الأدنى للأجور أليس كذلك؟ |
| Ya bunu kendim ödersem? Bana ne kadara mal olur? | Open Subtitles | ماذا إذا دفعت تكلفة العملية لوحدي كم سيكلفني هذا ؟ |
| Kumaşın koyu olduğunu düşünüyorsan, para almadan değiştiririz. | Open Subtitles | تعتقدين ان النسيج مظلم جداً سنعيد تغطيته لك بدون تكلفة أخرى |
| Bu hastalardan hiç birinin özel odaya yetecek parası var mıydı? | Open Subtitles | هل أى من هؤلاء المرضى يستطيعون تحمل تكلفة غرف خاصة ؟ |
| Hiç de bile ama iş yapmanın bedeli bu işte. | Open Subtitles | كلّا بالطبع، ولكنّي أخشى أنّ هذه هي تكلفة آداء العمل. |
| Bunun da sosyal bir bedeli var: Bu haşerelerden kurtulamayan çocukların okula gitme oranları daha düşük oluyor. | TED | هناك تكلفة اجتماعية لذلك: الأطفال غير الحاصلين على علاج التخلص من الديدان لديهم معدلات أدنى في حضورهم المدرسي. |
| Bir şey yapmamanın bedeli çok daha yüksek olur efendim. | Open Subtitles | مع احترامي نائب الرئيس تكلفة عدم القيام بشيء يمكن ان تكون اكبر بكثير |
| Güneşin maliyeti geçen sene yüzde 50 düştü. | TED | تكلفة الطاقة الشمسية انخفضت 50 بالمئة منذ السنة الماضية. |
| Pit ekiplerine ihtiyacımız olduğunun bir başka göstergesi de bakımımızın altından kalkılamayan maliyeti. | TED | وهناك دليل آخر على أننا بحاجة إلى تأليب أطقم، وهذا هو تكلفة متحكم من منا الرعاية. |
| 2008'de bu uçuşların fiyatı Virgin'de 200.000 olacak. | TED | منذ عام 2008 يوجد طائرة شركة فيرجين .. والتي تقوم برحلات شبه مدارية تكلفة الرحلة هي 200000 دولار |
| Tabii ki, aynı zamanda bu pompalama ekipmanını küçülttü ve sermaye maliyetini de. | TED | وهذا بطبيعة الحال يقلص من معدات الضخ .ومن تكلفة رأس المال الخاص بها كذلك |
| Ve keşiflerinden sadece birkaç yıl sonra, alüminyum gümüş kadar pahalı bir metalden bir genel yapı malzemesine dönüştü. | TED | و بعد سنوات قليلة فقط من اكتشافهما، تغير الألمونيوم من معدن ثمين تكلفته تساوي تكلفة الفضة إلى مادة بنائية خام شائعة. |
| Çok az param var. Feribota yetmez. | Open Subtitles | ليس لدي الكثير من المال لا أستطيع تحمل تكلفة ركوب العبارة |
| Artık, O ambulans çağırma ücreti de dahil olmak üzere 60 bin dolar sağlık borcu olan bir evsizdi. | TED | وبعدها بفتره قصيرة أصبح متشردًا وعليه ديون 60000 دولار تكلفة علاج، بما في ذلك رسوم سيارة الإسعاف التي أقلته للمستشفى. |
| işçilik kullanılan materyallerden daha pahalıya mal oluyor. | TED | أن العامل على نحو غير متناسب أكثر تكلفة من المواد. |
| yani belkide bir ortak bulabilmenin yolları hakkında konuştuk. bu teknolojnin fiyatını daha aşağı çekebilir. | TED | لذا تحدثنا عن طرق أخرى للشراكة لكي نتمكن من خفض تكلفة هذه التقنية |
| Bu gelişimin sonucu milyarlarca yıla ve bir çok türe mâl oldu! | Open Subtitles | إنه مزيج من بلايين السنين من التطوير و تكلفة أجزاء لا حصر لها |
| Şimdi birçoğuna paramız yetmeyeceğini biliyorum, ama yine de bakmak hoşuna gider diye düşündüm. | Open Subtitles | أنا أنا أعلم أننا لا نستطيع تحمل تكلفة معظمهم الآن إعتقد أنك ستحبين إلقاء نظرة على اية حال |
| Bu bize 100 kattan fazla maliyet etkinliği avantajı sağladı. | TED | وهذا أعطانا ميزة تكلفة الفعالية بمقدار أسي أكبر من 2. |
| Ayrıca başarısız olmanın maliyetinin daha da yüksek olduğunu unutmamalıyız. | TED | يجب أن نتذكر أن تكلفة الفشل هي أسوأ من ذلك. |