| Benimle uğraşamayacağını ve Yalnız kalmak istediğini söylemişti. | Open Subtitles | قالت بانها ليست مستعدة من أجلى و أرادت ان تكون بمفردها |
| Yalnız kalmak istemesine inanma. | Open Subtitles | هي لا تحتاج لأن تكون بمفردها ولكن لوهم أنها بمفردها |
| Eğer Yalnız kalmak istediğini söylüyorsa Yalnız kalmak istiyordur. | Open Subtitles | إنها تقول أنها تود أن تكون بمفردها إذن فهى تود البقاء بمفردها |
| Yalnız kalmak istiyor. Dileği bu. | Open Subtitles | لقد أرادت أن تكون بمفردها هذا ما أرادته |
| Yalnız kalmak istediğini söyledi. | Open Subtitles | لقد قالت بأنها تريدج أن تكون بمفردها |
| Hayatı boyunca Yalnız kalmak için uğraşan insanlar da vardır. | Open Subtitles | يوجد ناس تعيش حياتها لكى تكون بمفردها |
| Hayır, Yalnız kalmak istedi. | Open Subtitles | لا ، فهي طلبتْ أن تكون بمفردها |
| Jane bazen Yalnız kalmak istediğini söylemişti. | Open Subtitles | أرادت أن تكون بمفردها لبعض الوقت |
| O durumda Yalnız kalmak isterdi. | Open Subtitles | ثم إنها تريد أن تكون بمفردها |
| - Yalnız kalmak istediğini söyledi. | Open Subtitles | -قالت انها تريد ان تكون بمفردها |
| - Pek iyi değil. - Yalnız kalmak istiyormuş. | Open Subtitles | -تريد أن تكون بمفردها فحسب |