| Evet Alma, doğru. Bunun bir sürpriz olmasını istiyordum. | Open Subtitles | نعم ,ألما أنه حقيقى أنا أعنى أنها سوف تكون مفاجأة لك |
| Aslında sürpriz olmasını istemiştim. | Open Subtitles | حسنا، كما تعلمون، مطلوبة فإن تكون مفاجأة. |
| Yapmamalıydım. Sürpriz olsun istedim. | Open Subtitles | لم يكن يجب أن أفعل هذا أردت ان تكون مفاجأة |
| - Dostum. Evrak işlerin bitince Sürpriz olsun istedim. | Open Subtitles | تبّاً، أردتها أن تكون مفاجأة بعد أن تنهي معاملاتك الورقية، تعال. |
| Çok yakın zamanda öğreneceğini zaten söylemiştim. Bir sürpriz olması gerekiyordu. | Open Subtitles | ، لقد قلت بأنكِ ستكتشفين هذا قريبًا كان عليها أن تكون مفاجأة |
| Eğer söylersem sürpriz olmaz. | Open Subtitles | انها لن تكون مفاجأة إذا قلت لك |
| Geçen gece için sürpriz yapmak istemiştim. Bir yıldönümü hediyesi. | Open Subtitles | أردتها أن تكون مفاجأة في الليلة الماضية هدية الذكرى. |
| Cinsiyetlerini bilmek istemedik. sürpriz olmasını istedik. - Belki de-- | Open Subtitles | لم نشأ أن نعرف جنس الطفل لقد أردنا أن تكون مفاجأة |
| Fakat bunun güzel bir sürpriz olmasını istediğini biliyorum. Ve öyle de. | Open Subtitles | ولكنني أعلم أنك أردتها أن تكون مفاجأة جيدة وهي كذلك |
| Sen ve peder için, sürpriz olmasını istedim. | Open Subtitles | آسف يا أماه، أردتها أن تكون مفاجأة |
| Ve ben de bunun sürpriz olmasını istedim. | Open Subtitles | و أنا الذى أردت أن تكون مفاجأة |
| Sorma. sürpriz olmasını istiyorum. | Open Subtitles | .لا تسألي "جُن" عنها .أريدها أن تكون مفاجأة |
| Sürpriz olsun istemiştim, bu yüzden anlatmadım. | Open Subtitles | قصدت أن تكون مفاجأة لكِ، لهذا السبب أبقيت الأمر سراً. |
| Sana söyleyecektim ama Sürpriz olsun istedim... | Open Subtitles | -أردت اخبارك , لكن كان يجب ان تكون مفاجأة |
| Aslında Sürpriz olsun istiyorduk. | Open Subtitles | كنا نريدها ان تكون مفاجأة, مع ذلك |
| Sürpriz olsun istedik ama, biliyor musun? | Open Subtitles | نريدها أن تكون مفاجأة لكنني أعلم |
| Sürpriz olsun istemiştim. | Open Subtitles | كانت من المفترض أن تكون مفاجأة. |
| sürpriz olması gerekiyordu. | Open Subtitles | وسيفكر بي دائماً كانت من المفترض أن تكون مفاجأة |
| - Bunun bebeğimiz olduğunda, Babam'ın bizim için hazırladığı bir sürpriz olması gerekiyordu. | Open Subtitles | حسناً، يفترض أن تكون مفاجأة أبي ينظم حفلاً كبيراً عندما نتبنى الطفل |
| Söylersem pek de sürpriz olmaz, değil mi? | Open Subtitles | إذا أخبرتك فلن تكون مفاجأة |
| Seni karşılayamadığım için kusura bakma ama sana mumlarla ve... bu romantik ortamla sürpriz yapmak istemiştim. | Open Subtitles | أنا أسف أننى لم اخبرك ولكنى اردت أن تكون مفاجأة مع هذه الرومانسية والشموع |
| Tamamen bir sürpriz olmalı. Cappy bombayı etkisizleştiriyor. | Open Subtitles | يجب ان تكون مفاجأة كابي يعمل على القنبلة الان |
| Doğum günü partisi onun için sürpriz olacaktı. | Open Subtitles | حفلة عيد ميلاده كان من المفترض أن تكون مفاجأة |