| Ve Bu koku Paris'in başka hiç bir yerinde, | Open Subtitles | ولم تكن ثمة بقعة فى باريس تتعمق بها تلك الرائحة النتنة بشكل مثير للاشمئزاز |
| Tabi Bu koku Brenda'dan gelmiyorsa. | Open Subtitles | مالم تلك الرائحة السيئة تأتــي من بريندا. |
| Ugh! Nedir Bu koku? İlk gecende, davetsiz misafir buldun. | Open Subtitles | ما تلك الرائحة ليلتك الأولي و وجدتي متسلل |
| O kokuyu tekrar bulabilmek için. Ama bulamadım. Gitmişti. | Open Subtitles | محاولة أن أجد تلك الرائحة ، و لكن لم أستطع فقد اختفت |
| o koku hala burada. | Open Subtitles | لا تزال تهناك رائحة تلك الرائحة الغريبة .. |
| Bir sineği bir kokudan , burada maviyle gösterilmiştir, uzak durması için eğitebilirsiniz. Eğer Bu kokuyu elektrik şokuyla birlikte şartlarsanız. | TED | يمكنك تدريب الذبابة على الطيران وتجنب الرائحة كما هو موضح هنا بالأزرق حيث إذا زاوجت تلك الرائحة بصدمة |
| Bilirsin, Bu koku yakalamaya çalıştığınız leoparları kaçıracak. | Open Subtitles | تعلم، تلك الرائحة ستخيف أي فهد تحاول أن تمسك به |
| Bu koku. Kedi kokusu... | Open Subtitles | تلك الرائحة, روح عطر مستخلص من الكلاب |
| Bu koku dışında her şeye hazırlıklıydım. | Open Subtitles | أنا جاهز لأي شيء إلا تلك الرائحة |
| Bu koku üzerime sinmişti. | Open Subtitles | هل انت بخير؟ تلك الرائحة كانت جزءا مني؟ |
| Bu koku da neyin nesi? Kapa şu camı. | Open Subtitles | ما تلك الرائحة الكريهة؟ |
| Bu koku da ne böyle? | Open Subtitles | ما تلك الرائحة الكريهة؟ |
| Ve Bu koku da ne? Bu Brut. | Open Subtitles | من أنت ، و ما تلك الرائحة ؟ |
| Bu koku ne? | Open Subtitles | يا الله، ما تلك الرائحة |
| Bu koku güvenimi tazeliyor. Kendimi hissediyorum, seni hissediyorum. | Open Subtitles | تلك الرائحة تطمأنني.. |
| Bu koku ölümün kokusudur. | Open Subtitles | تلك الرائحة رائحة الموت |
| Şimdi bazen kendimi sınıyorum. O kokuyu bulabilir miyim diye. | Open Subtitles | و أحيانا أتشمم رائحتى محاولة أن أجد تلك الرائحة |
| Güzel ama cesetlerle uğraşıyor. o koku dağılmaz. | Open Subtitles | أنها جميلة لكن هي تعمل في اللحوم الميته تلك الرائحة لا تنتشر |
| sadece aynı türün erkek böceği Bu kokuyu alabilir. | Open Subtitles | والذكر من نفس الفصيلة هو الوحيد الذي يمكنه شم تلك الرائحة الشبه معدومة |
| - Hımmm Bu kokuda nesi? | Open Subtitles | يا رحمة السماء ما تلك الرائحة القدسية؟ |
| O kokuya sahipsen, seni kesinlikle bulacaklardır. | Open Subtitles | إذا كانت لديكِ تلك الرائحة الغريبة سيعثرون عليكِ |
| Bu kokuya daha ne kadar katlanırım bilemiyorum. | Open Subtitles | لستُ أدري إلى متى سأتحمل تلك الرائحة العفنة |
| Hayır, teşekkürler. Sadece bu kokunun nereden geldiğini öğrenmek istiyorum. | Open Subtitles | كلا شكراَ، أريد فقط معرفة مصدر تلك الرائحة السيئة |
| Tüm bu olanlar beni çok üzüyor ve neden olduğunu tam bilemiyorum ve Bu kokudan çok midem bulansa da çok da acıktım. | Open Subtitles | و الامر كله يجعلني حزينا جدا و انا لست متأكدا حتى و اشعر بالغثيان من تلك الرائحة لكنني جائع جدا |
| kokusu, tüm parkeye yayılmıştı. | Open Subtitles | تلك الرائحة النتنة كانت تتصاعد نحو الطابق |
| - Bu korkunç koku da ne? | Open Subtitles | -ما تلك الرائحة المروعة؟ -أوه ، ذلك الفونك |
| Ama kütüphanede çok fena bir koku vardı. | Open Subtitles | ما زالت؛ هناك تلك الرائحة السيئة في المكتبة |