| Öyleyiz, tam da bu yüzden O tabloyu bana satacaksın. | Open Subtitles | نحن كذلك بالفعل و لهذا يجب ان تبيعينى تلك اللوحة |
| Ve daha da önemlisi gerçekten O tabloyu seviyordum ve onun bir yerlerde, çöplerin arasına atılı olduğunu düşünmeye dayanamıyorum. | Open Subtitles | والأمر الأهم صدقاً ، لقد أحببت تلك اللوحة ولا أستطيع التفكير بأنها |
| O resmi görmek istediğinizi düşünmüştüm. | Open Subtitles | كنت أظن بأنك تريد أن ترى تلك اللوحة و هي تبصر النور |
| O resmi geri al ve bana bir ceset getir, çünkü ben yatağa geri dönüyorum. | Open Subtitles | اعد لي تلك اللوحة واحضر لي جثة ما لإنني سأذهب للفراش |
| O resim dahil, onu hatırlatacak her şeyi yok etti ortalıktan. | Open Subtitles | دَمرت كل شي يذكرها به بما في ذلك تلك اللوحة اللعيّنة |
| Bu resmi satman için seni kim tuttu, öt bakalım! | Open Subtitles | نحن بحاجة لك لتخبرنا من الذي استأجرك لبيع تلك اللوحة. |
| Kendi çete bölgelerini böbürlenerek anlatan özel bir plaka. | Open Subtitles | إنّه نوع من التفاخر برقم تلك اللوحة أمام عصابات منطقتهم |
| Bu resim yarın açık arttırmaya çıkacak ve satılırsa ön kapıdan çıkar gider. | Open Subtitles | تلك اللوحة ستذهب للمزاد غداً وسوف تباع وتخرج من الباب |
| Hoşuma gitmiş olan o tablonun, sana ait olduğunu söylemek içini, az da olsa heyecanlandırmadı mı? | Open Subtitles | ألم تشعري بإثارة صغيرة جداً حين أخبرتني أن تلك اللوحة التي كنت سعيدة بها كانت لك؟ |
| O tabloyu senin çalmadigini daha yeni kanitladim. | Open Subtitles | لقد خلصتُكِ للتو من مأزق سرقة تلك اللوحة. |
| O tabloyu almak bize cevap sağlayabilir. | Open Subtitles | الحصول على تلك اللوحة يمكن أن يعني لنا أجوبة. |
| Kendime bakabildiğimden beri O tabloyu arıyordum. | Open Subtitles | لقد قضيتُ حياتي البالغة كلّها باحثاً عن تلك اللوحة. |
| O tabloyu bana tekrar gösterir misin? | Open Subtitles | أيمكنكِ أن تريني تلك اللوحة مجدداً؟ |
| Ama çocukken O resmi çizdiysem ve sen de ne anlama geldiğin bilmiyorsan pilot olmayan bir uçaktayız demektir. | Open Subtitles | ولك ماذا لو رسمت تلك اللوحة وانا ضغير وانت لا تعلم ماذا تعني في الواقع |
| O resmi bulmak adına ülkemize giriş yaptığını düşünüyoruz. | Open Subtitles | .. نعتقد أنه دخل البلاد بغرض ايجاد تلك اللوحة |
| O resmi bulmama yardım et yoksa sulh hâkimine o dosyayı açtırırım. | Open Subtitles | ساعدني في ايجاد تلك اللوحة سوف أجعل جلالتها تفتح هذا الملف وتبدأ في محاكمتك |
| Ama O resim, hayatımdaki tek güzel şeydi. | Open Subtitles | إلا أن تلك اللوحة كانت الشيء الوحيد الجميل في حياتي |
| Bu resmi yarın yarım milyon euroya satacağımı söylesem ne derdiniz? | Open Subtitles | ما قولك إن أخبرتك أنني سأبيع تلك اللوحة غداً بنصف مليون يورو |
| Bu plaka Spurbury yerel polis arabasına ait. | Open Subtitles | وحدة 91 تلك اللوحة تابعة لسيارات شرطة ((سبيربيري)) المحلية |
| Uzaklaşmam lazım. Üzerimde Bu resim varken burada kalamam. | Open Subtitles | يجب أن أبتعد، لا يمكن البقاء هنا خاصة مع تلك اللوحة. |
| o tablonun arkasında bir yazı olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أنا أعرف بأنه توجد كتابة على ظهر تلك اللوحة. |
| Hâlâ plakayı alamıyorum. | Open Subtitles | ما زالتُ لا استطيع الحصول على تلك اللوحة. |
| Sence O tablo, Frank'in aradığı Nazi hazinesi olabilir mi? | Open Subtitles | أتعتقد أن تلك اللوحة قد تكون الكنز النازي الذي يبحث عنه فرانك؟ |
| Valentine'in elini o masadan çek hemen! | Open Subtitles | ابعد يد (فالنتاين) عن تلك اللوحة حالًا |
| Şu tabelayı görüyor musunuz? | Open Subtitles | أترون تلك اللوحة بالأعلى؟ |