| Sahip olduğunu düşündüğün güçlerden vazgeçmeni sağlayan bir büyüden. | Open Subtitles | واحدة تجعلك تتخلين عن القوى التي تعتقدين أنك تملكينها |
| Ama senin Sahip olduğun bu. Sahip olduğun tek hayat bu. | Open Subtitles | لكنها الوحيده التي تملكينها هذه الحياة هي الوحيده التي تملكينها |
| ...Sahip olduğun güç ve bu güçle neler başarabileceğin. | Open Subtitles | ولكن أيضاً القوة التي تملكينها وما يمكنك فعله بها |
| Eğer onu bulabilirsek, bu beladan kurtulmuş oluruz. Üstelik sende olduğunu düşünüyorlar. | Open Subtitles | إذا وجدناها ربما يمكننا الخروج من هذه الفوضى، كما أنهم يظنون بأنك تملكينها |
| Sana biraz fazla yüklendiğimi biliyorum, ama bunun tek sebebi sende çok yüksek bir potansiyel olması. | Open Subtitles | أعلم أنني كنت قاسية عليك دائماً ولكن هذا بسبب معرفتي بمقدار الإمكانات التي تملكينها |
| Avantaj sende sanıyorsun. -Arkadaşı taşa dönüp, aşkı elimde olan... ben değilim. | Open Subtitles | تعتقدين أنّكِ تملكين الأفضليّة لكنّكِ لا تملكينها |
| Senin yaşındayken, bir elbise şirketimin, bir işimin şu an senin Sahip olduğun şeylerin hayalini kurardım. | Open Subtitles | عندما كنت فى عمرك كنت اريد ان يكون لى خط ملابسى وعملى الخاص مع كل الاشياء التى تملكينها |
| Bu, Sahip olduğun her damla enerjiyi tüketecek. Bu enerjini durmadan endişelenerek boşa harcamamalısın. | Open Subtitles | سيتطلب منك كل ذرة من طاقة تملكينها لذا لا تضيعينها في الاحتمالات |
| Sahip olduğun güzel oyuncaklar ağaçlarda yetişmiyor. | Open Subtitles | كل تلك الالعاب التي تملكينها لا تنمو على الاشجار |
| Gerçi, Sahip olduğun hünerle, birisi otomatik olarak merak uyandırıcı oluyor... | Open Subtitles | على الرغم، من القدرة التي تملكينها والتي تلقائياً تصبحُ مكيدة |
| Hatta defalarca söylediğine göre Sahip olduğun tek arkadaş benim. | Open Subtitles | أنا الصديقة الوحيدة التي تملكينها وفقاً لما كنتي تقولينه لي مرارا و تكرارا |
| Ne dersen de, Lea, bu kız altın... ve senin için ne kötü ki, Sahip olamadığın az kişiden biri. | Open Subtitles | مهما تقولين، ليا، لكن البنت ثمينة... ... ولسوءالحظلكِ ، هي إحدى البضائع التي لا تملكينها. |
| Hayret verici bu, Sahip olduğunuz bu makine. | Open Subtitles | يالها من آلة مذهلة، التي تملكينها |
| - sende olduğunu biliyorum, kaltak. - Bende değil. | Open Subtitles | أعلم أنكِ تملكينها ، أيتها الحقيرة - لا أملكها - |
| sende bu geniş kalçalar varken. | Open Subtitles | مع تلك المؤخرة الكبيرة التي تملكينها |
| Blöf yapıyorsun. sende yok. | Open Subtitles | أنتِ تخادعين فأنتِ لا تملكينها |
| O hâlâ sende mi? | Open Subtitles | ما زلت تملكينها ؟ |
| Bence sende bu hikaye var. | Open Subtitles | قصة مثيرة اعتقد انك تملكينها |