| Aileyle beraber Noel ağacı alma... Yapıldı! Beni beklemeyin! | Open Subtitles | جولة العائلة لشجرة الكريسماس تمت لا تنتظروني |
| Lütfen beni beklemeyin. Başlayın, yemeğiniz soğuyacak. | Open Subtitles | أرجوكم لا تنتظروني ليبدأ الجميع، الأكل سيبرد |
| Beni beklemeyin. Tatlı yemem. | Open Subtitles | لا تنتظروني , فأنا لا آكل الحلوى |
| Biraz sürer ama, bekleme yani. | Open Subtitles | سوف يستغرق مني ذلِك بعض الوقت, لذلك لا تنتظروني |
| Neden beni beklemediniz? | Open Subtitles | لماذا لم تنتظروني ؟ |
| Evin önünde beklemenizi söylemiştim. | Open Subtitles | لقد أخبرتكم أن تنتظروني أمام البيت |
| Yasımı tutmayın! | Open Subtitles | ـ لا تنتظروني! |
| Beni beklemeyin. Tatlı yemem. | Open Subtitles | لا تنتظروني , فأنا لا آكل الحلوى |
| Tanımadığım insanların üzerine kahve dökmeye gidiyorum. Beni beklemeyin. | Open Subtitles | علي صب القهوة لناس لااعرفهم لا تنتظروني |
| Gitmeliyim. Beni beklemeyin. Nathan. | Open Subtitles | لا أستطيع , يجب أن أذهب لا تنتظروني |
| Kendiniz alın. Benim servis yapmamı beklemeyin. | Open Subtitles | ساعدوا أنفسكم، لا تنتظروني لأقدم لك |
| Kendiniz alın. Benim servis yapmamı beklemeyin. | Open Subtitles | ساعدوا أنفسكم، لا تنتظروني لأقدم لك |
| Artık yanınıza gelmeyeceğim, beni beklemeyin. | Open Subtitles | أنا لن آتي إليكم ، فلا تنتظروني. |
| Büyükanne, büyükbaba, bizi beklemeyin. | Open Subtitles | جدتي .. جدي .. لا تنتظروني. |
| Yani beni beklemeyin. | Open Subtitles | لذا.. لا تنتظروني |
| Beni bekleme çünkü geç saatlere kadar çalışacağım. | Open Subtitles | لا تنتظروني. علي العمل متأخرا |
| Beni bekleme, git, kos. | Open Subtitles | لا تنتظروني إذهبوا |
| Beni bekleme. | Open Subtitles | لا تنتظروني |
| Evin önünde beklemenizi söylemiştim. | Open Subtitles | لقد أخبرتكم أن تنتظروني أمام البيت |
| Yasımı tutmayın! | Open Subtitles | -لا تنتظروني ! |